"gözetim altında" - Translation from Turkish to Arabic

    • تحت المراقبة
        
    • تحت الملاحظة
        
    • تحت الإشراف
        
    • تحت الحماية
        
    • تحت حراسة
        
    • للمراقبة
        
    • في الحجز
        
    • تحت إشراف
        
    • تحت مراقبة
        
    • انا اراقبه عن
        
    • تحت الاختبار
        
    • نراقبها
        
    • من المراقبة
        
    • الرعاية الطبية لهم
        
    24 saat gözetim altında tutulacaksın ve bu evi terkedemeyeceksin. Open Subtitles سيتم وضعكِ 24 ساعة تحت المراقبة ولن تغادرى هذا المكان
    Söylediklerimiz ya da yaptıklarımız ne kadar kişisel olursa olsun gözetim altında olmak kariyerimizin geri kalanında resmi belgede yer alacak. Open Subtitles لا يهم كم كان شخصياً ما فعلناه أو قُلناه حين كنا تحت المراقبة سيصبح داخل النصوص الرسمية للأبد لباقي حياتنا المهنيّة
    Belli başlı bütün limanlar ve havaalanları gözetim altında olacak. Open Subtitles كل الموانئ والمطارات الرئيسية تحت المراقبة
    Üç ya da dört hafta orada gözetim altında olacaksın. Open Subtitles و التى ستبقى بها لمدة ثلاث اسابيع او شهر , تحت الملاحظة
    O işi hallettim. Artık gözetim altında görüşmeyeceksiniz. Mahkemeden kimse olmayacak. Open Subtitles لا مزيد من الزيارات تحت الإشراف أو موظفة تعينها المحكمة
    Kirkland gözetim altında serbest bırakılacağımı söylemişti. Open Subtitles السيد كيركلاند قال أنني سأخرج بعد وضعي تحت المراقبة.
    Jeanne, sevgilim, çok yakında gözetim altında olacaksın, ve konuşamayacağız. Open Subtitles جين، حبيبي، ستكونين تحت المراقبة في وقت قريب جدا لذا فإننا سوف لن نكون قادرين على التواصل
    Evimi gözetim altında tutacaktır. Ama bu sefer sert kayaya tosladı. Open Subtitles سيبقي بيتي تحت المراقبة لكنه يعبث مع الرجل الخطأ
    Önemsiz bir kalp krizi geçirmiş. Şu anda gözetim altında. Open Subtitles اصيب بنوبة قلبية خفيفة وهو تحت المراقبة الطبية.
    gözetim altında olduğumdan atılırım. Open Subtitles طبعاً سيتمّ طردي، فأنا تحت المراقبة بالأصل.
    Vogelsang'ı gözetim altında tutuyoruz. Open Subtitles لقد وضعنا فوجلسانج تحت المراقبة الروتينية
    Öncelikle ev gözetim altında. Open Subtitles لم لا؟ حسنا، زوج الأسباب. الأوّل، المنزل تحت المراقبة.
    Hala, burada olduğu sürece, yakın gözetim altında tutulmalı. Open Subtitles و برغم هذا فطوال فترة وجوده هنا فيجب إبقاؤه تحت المراقبة الدقيقة
    Suçlu gibi, gözetim altında görebiliyordum. Open Subtitles كنت أذهب في زيارات تحت المراقبة ومعي مرافق. كأنني مجرم.
    Hafif sarsıntıda geçici hafıza kaybı alışılmış değildir o nedenle, onu gözetim altında tutacağız. Open Subtitles فقدان ذاكرة مؤقته و هو شىء طبيعى مع إرتجاج بسيط لذا ، سوف نبقيها تحت الملاحظة
    Bunu ya polise rapor edeceksiniz ya da onu kendisine veya başkasına zarar verme tehlikesi geçene kadar 48 saat boyunca gözetim altında tutacaksınız. Open Subtitles أما أنّ تبلّغ عنه الشرطة، أو تبقيه تحت الملاحظة 24 ساعة. للإستبيان مّا إنّ كان يمثّل خطورة على نفسه أو الآخرين.
    Onları şimdi imzalarsan çocukların haftada iki defa gözetim altında seni görmelerine izin veririm. Open Subtitles وقّعها الآن، وسأوافق على زيارات تحت الإشراف مرّتين بالأسبوع
    Onu sorguya çekip, gözetim altında tutacaktık. Open Subtitles سوف نقوم بإستجوابها وإبقائها تحت الحماية
    Eğer onu sürekli gözetim altında tutarsak, tehdidi en az seviyeye indirmiş oluruz tabii bir tehdit oluşturuyorsa, ve bize onu incelememiz için daha fazla zaman verir. Open Subtitles حسناً ، أنا فقط أقول : إذا أبقيناها تحت حراسة دائمة ، هذا سَيُقلّلُ أيّ تهديد قد تُشكّلُه إذا كانت تُشكل تهديداً
    gözetim altında tutulması için 15 gün sonraya bir rapor hazırlanacak. Open Subtitles يطلق سراح المتهم. ويخضع للمراقبة لمدة خمسة عشر يوماً لإعداد تقرير عنه
    Haftada 15 dakika gözetim altında tutuyorlar. Open Subtitles إنهم يضعونه في الحجز لمدة 15 دقيقة لأسبوع
    İki gün daha burada zorunlu gözetim altında tutulacak. Open Subtitles سأبقيها هنا ليومين آخرين تحت إشراف إلزامي.
    Kira yakalanana ve her şey bitene kadar gözetim altında kalacaksın. Open Subtitles سوف نطلق صراحك، لكن سوف تكونين تحت مراقبة فريق القضية الى أن ننتهي من هذا ما هذا؟
    beşiğine yerleştirilmiş çok yönlü bir... mikrofonla onu gözetim altında tutuyorum. Open Subtitles انا اراقبه عن طريق مكبّر صوت متعدّد الاتجاهات متقدّم مزروع في سريره.
    Ve beni Pittsburgh Üniversitesi'ne kadar götürdü orada bir başvuru formu doldurdum ve gözetim altında kabul edildim. TED و قادني الى جامعة بيتسبوغ حيث ملأت استمارة الكلية وتم قبولي تحت الاختبار.
    İçinde bulunduğu durumda kendine ya da başkalarına zarar verir diye sıkı gözetim altında tutmalıyız. Open Subtitles يجب ان نراقبها جيدا في حالة اذت نفسها او الآخرين و الحالة التي فيها
    Günün 23 saati gözetim altında tutuluyor. Open Subtitles و 23 ساعة من المراقبة المتواصلة في اليوم الواحد
    Bölge güven altına alındı ve sekiz rehinenin tümü canlı ve profesyonel sağlıkçılar tarafından gözetim altında tutuluyorlar. Open Subtitles وأن المكان أصبح آمنًا وكل الرهائن الثمانية على قيد الحياة ويتم الآن إعطاء الرعاية الطبية لهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more