Onun yüzünden kendi insanlarımı gözetledim. Bunun bana neler hissettirdiğini biliyor musun? | Open Subtitles | لقد تجسست علي الجميع بسببه، هل تعرف كيف أشعر بسبب هذا؟ |
Gölü geçtim, sarkan agacin yaninda, kizi gözetledim. | Open Subtitles | عند البحيرة، بجانب الشجرة متهدلة الأغصان تجسست عليها |
Gölü geçtim, sarkan agacin yaninda, kizi gözetledim. | Open Subtitles | عند البحيرة، بجانب الشجرة متهدلة الأغصان تجسست عليها |
Saatlerce penceremden, evini gözetledim. | Open Subtitles | راقبت منزلها من نافذتي لساعات. |
Evi saatlerce gözetledim. | Open Subtitles | راقبت المنزل لساعات. |
Ajan Whitman, Price ve Holiday içeri girdi ben de koridoru gözetledim. | Open Subtitles | العملاء (ويتمان)، (برايس) و (هوليداي) دخلوا أنا راقبت الممر |
Havalandırmadan gözetledim.. | Open Subtitles | تلصصتُ عليه بين الحين والآخر عبر فتحة التهوية |
"Gölü geçtim, sarkan agacin yaninda, kizi gözetledim." | Open Subtitles | عند البحيرة، بجانب الشجرة متهدلة" "الأغصان تجسست عليها |
Onu kapı deliğinden gizlice gözetledim. | Open Subtitles | لقد تجسست عليه عبر ثقب الباب. |
Onu gözetledim. | Open Subtitles | لقد تجسست عليها من المحادثة |
Seni de gözetledim. | Open Subtitles | لقد تجسست عليك أيضاً |
Bugün fotoğraf makinasıyla Frank'in evini gözetledim. | Open Subtitles | اليوم راقبت شقة (فرانك) بآلة تصوير |
Pekala, Victoria'yı gözetledim mi gözetlerdim ama, bak buradaki sorunu görüyor musun geri döndüğünden beri, hatta ondan da önce modern giyimli, teknoloji meraklısı yardımcın olmamı bekliyorsun. | Open Subtitles | لو كنت راقبت (فيكتوريا) لشاهدت ما حدث. لكن المشكلة أنك منذ عودتك، وحتى من قبل ذلك، فكأنك تتوقعين منّي أن أكون ساعدك الأيمن التقني والأنيق والذكي. |
Onları yalnızca bir ya da iki kez gözetledim. | Open Subtitles | لقد تلصصتُ عليهم مرّة أو مرّتين فحسب. |