"gözlüklü" - Translation from Turkish to Arabic

    • نظارات
        
    • النظارات
        
    • ذكي
        
    • النظارة
        
    • مفكّر
        
    • نظارة
        
    • نظّارات
        
    • ذا العوينات
        
    • بالنظارات
        
    • النظّارة
        
    • ذو النظارتين
        
    • النظّارات
        
    • ونظارات
        
    • النظارت
        
    • المُمسك
        
    Siyah, iri yapılı, güneş gözlüklü. Bir de kürdan çiğniyordu. Open Subtitles أسود مائل الى البني ,و يرتدي نظارات و يمضغ مسواك
    Siyah, iri yapılı, güneş gözlüklü. Bir de kürdan çiğniyordu. Open Subtitles أسود مائل الى البني ,و يرتدي نظارات و يمضغ مسواك
    Evrende kaç tane gözlüklü keltoş var haberin var mı? Open Subtitles كم تظنين عدد الأشخاص الصلع الذين يرتدون النظارات في العالم؟
    Şimdi, sen, gözlüklü ve korkmuş adam, gel onu ters çevirelim. Open Subtitles نظيف إن كان لديك الان ، الرجل المرتعب النظارات ، نقلبه
    Aferin sana gözlüklü. Ne bekliyoruz? Open Subtitles عمل جيد, يا ذكي
    gözlüklü kızlar hakkında ne derler bilirsiniz. Open Subtitles لا , لايمكنني إرتدائها أنتي تعرفي ماذا يقولون للفتيات اللواتي يلبسن النظارة
    Görünen o ki, gözlüklü Şirin'in yeni zafer dansına maruz kalacaksınız. Open Subtitles يبدو أنكم ستتجهزون حميعا لرقصة "مفكّر" الجديدة للنصر
    Sakallı ve gözlüklü doktor en azından 26 hastasını öldürdü ve bu onu en seri katillerden biri listesine yazdırdı. Open Subtitles طبيب ملتحٍ ويرتدي نظارة طبية قتل على الأقل ستة وعشرون مريضاً مما جعله واحداً من أكثر القتلة غريزة في العالم
    Yani olay srasnda gözlüklü müydün? Open Subtitles تَعْنين بأنّك كُنْتَ تَلْبسُين نظارات خلال كُلّ ذلك؟ لا.
    Bay Paquette, bayan o gece gözlüklü müydü? Open Subtitles سّيد باكيت،هل كانت ترتدي نظارات تلك الليلة
    Koyu camlı gözlüklü ve maskeli. Çok tanınabilir değil. Open Subtitles نظارات داكنة و قناع لا يمكن التعرف عليه بسهولة
    Koyu gözlüklü esmer bir adam. Open Subtitles كان رجلاً أسمر البشرة، يضع نظارات داكنة.
    Melinda Gates: Büyük gözlüklü olan mı? TED ميليندا غيتس: مع تلك النظارات الكبيرة، صحيح؟
    Yani kendimi, farklı gördüğüm değil, gözlüklü ve farklı göründüğüm bir göz testiyle ilişkilendirmiştim. TED ارأيتم؟ لقد ربطت فحص الرؤية بارتداء النظارات وبأن أبدو مختلفاً، وليس بالرؤية بشكل مختلف.
    "Erkekler, gözlüklü kızlara ilgi göstermezler." Open Subtitles إن الرجال لا يعيرون مرتديات النظارات آي إهتمام
    Bu çok kötü çünkü gözlüklü, kel erkeklere bayılırım. Open Subtitles هذا أمر مؤسف، لأني أنجذب نحو الرجال الصلع ذوي النظارات
    gözlüklü, büyüyü al, iksiri hazırla ve bu gece mavi ayı çıkart. Open Subtitles يا (ذكي), خذ التعويذة وحضر الجرعة السحرية وقم بتحضير القمر الليلة
    Takımdaki zeki, akıllı, kısa saçlı, gözlüklü... Open Subtitles في العصابة هناك ذكي بشعر قصير
    Aralarından sadece biri zeki. gözlüklü olanı. Open Subtitles واحد منهم فقط هو الذكى الرجل الذى يرتدى النظارة
    Sakin ol, gözlüklü. Open Subtitles "استرخي يا "مفكّر فهو بالتأكيد سيكون حيوان غير مؤذ
    Ne bileyim, sakall ve gözlüklü olacagnz ummustum. Open Subtitles كنت امل ان تكون ملتحي وترتدي نظارة بعدسة واحدة.
    Belki fark etmişsinizdir. Çok kalın gözlüklü. Open Subtitles ربما لاحظتها انها نظّارات سميكة جدا
    Hadi bakalım gözlüklü Hacklemeye Giriş 101 dersine hazır mısın? Open Subtitles حسنا يا ذا العوينات هل أنت مستعد لاختراق 101؟
    Sözde entellektüel, gözlüklü, kaşları çatık kişileri beğeniyor ve... Open Subtitles ‫تجذبها تلك الأنواع ‫شبه الفكرية ‫بالنظارات ‫وخطوط التجهم
    Masanın yanındaki gözlüklü adam mı? Open Subtitles الرجل ذو النظّارة بجانب الطاولة؟
    gözlüklü geçen gece sana ve muhteşem çocuğa göz kulak olmam için yolladı. Open Subtitles -لماذا؟ أرسلني ذو النظارتين للبحث عنكِ أنتِ والفتى العجيب الليلة الماضية.
    gözlüklü adamlar, çok daha kibar, tatlı ve savunmasız oluyor. Open Subtitles الرجال الذين يرتدون النظّارات يكونون لطفاء ومسالمون
    Carlotta'nın saçının biçiminde koyu renk peruk takmış, gözlüklü ve siyah giysili Open Subtitles بمساعدة باروكة سوداء تشبه شعر شارلوتا ادامز, وفى فستان اسود ونظارات سوداء,
    Arkamda, gözlüklü adam Jack Napier ile konuşuyor. Open Subtitles خلفى , الرجل ذو النظارت الذى يتكلم مع جاك
    Elinde balık tutan gözlüklü şişman bir adamın yanında duruyorsun. Open Subtitles أنت تقف بجانب هذا الرجل البدين المُمسك بالسمكة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more