Burada gördüğünüz simaskop gibi aletler, siyamatik desenleri bilimsel olarak gözlemlemek için kullanılıyor. | TED | أجهزة مثل سيماتسكوب، التي يمكنكم رؤيتها هنا، تم استخدامها لمراقبة أنماط السيماتكس علمياً. |
FIREBall bilinen en zayıf yapılardan birini gözlemlemek için tasarlandı: devasa hidrojen gazı bulutlarını. | TED | كرة النار تم تصميمه لمراقبة بعض الهياكل الأكثر ضعفًا والمعروفة: بغيوم ضخمة من غاز الهيدروجين. |
Dağın tam üstüne, genişlemeyi gözlemlemek için bir komuta merkezi kurduk. | Open Subtitles | هذا صحيح لقد أنشأنا قيادة ميدانية أعلى الجبل لمراقبة التوسع |
Evren'i gözlemlemek için daha önce elimizde olmayan tamamen yeni bir yol. | TED | إنها طريقة جديدة تماماً لرصد الكون التي لم نملكها من قبل. |
Şimdi size bir değişen okyanusu gözlemlemek için nasıl veri topladığımızla alakalı örnek vermek istiyorum. | TED | والأن اريد ان أعطى لكم مجرد مثال على كيف نجمع بيناتنا لرصد المحيط المتغير. |
Çitleri, yörüngede dolaşan, insan yapımı olan 7,087 nesneyi gözlemlemek için kullanırız. | Open Subtitles | نستخدمه فى تعقب و مراقبة 7087 جسم صناعى يدور حول الأرض |
Odadaki diğer insanların davranışlarını gözlemlemek için yaptım bunu. | Open Subtitles | أنه لم يرتكب الجرائم؛ أردت مراقبة سلوك الأشخاص الآخرين في الغرفة |
Kömür ocaklarından dolayı, tedavileri gözlemlemek için.. ..bu hastanede harika fırsatlar oluyor. | Open Subtitles | بالمستشفى هنا ، توجد فرصة لملاحظة الحالات وطرق العلاج نظراً لوجود مناجم الفحم |
Yabancı bir topluluğu gözlemlemek için çok kötü bir yol. | Open Subtitles | هذه وسيلة سيئة للغاية لمراقبة الثقافة الأجنبية. |
Yaklaşık 10 yıl önceydi, 11 Eylülden birkaç ay sonra terörle mücadele dairesini gözlemlemek için Scotland Yard'a atanmıştım. | Open Subtitles | نعم قبل 10 سنين اشهر قليلة بعد حادثة 11 من سبتمبر تم ارسالى الى سكوتلنديارد لمراقبة كيف هو نظام مكتب مكافحة الإرهاب |
Yüce divan karar verene kadar durumu gözlemlemek için geldim. | Open Subtitles | أُرسلت إلى هنا لمراقبة الوضع حتى موعد المحاكمة |
Millicent robotları gözlemlemek için vizitelere katılacağını söylemişti. | Open Subtitles | ميليسنت قالت انها ستقوم بجولات لمراقبة الروبوتات |
Tam önündeki şeyi gözlemlemek için beynini kullanmaya başlamazsan kendini öldürteceksin. | Open Subtitles | حسنا، إذا كنت لا تبدأ باستخدام عقلك لمراقبة ما هو الحق أمامك، وأنت تسير سوف تعرض نفسك للقتل |
Dünyadaki çevrebilimciler bir dürbün kapıp araştırdıkları canlıları gözlemlemek için her gün dışarı çıkabilmeye alışkınlar. | TED | علماء البيئة في كل أنحاء العالم متعودون على قدرتهم على الإمساك بالمناظير والخروج لمراقبة الكائنات التي يدرسونها كل يوم. |
Green Bank Observatory’deki, dünyanın en büyük radyo teleskobuyla yıldızı gözlemlemek için | TED | كتبنا مقترحاً لمراقبة النجم مع أكبر مقراب راديوي "تلسكوب لاسلكي" في مرصد الضفة الخضراء. |
Yangının sıcaklığını gözlemlemek için. | Open Subtitles | هذا في الواقع لرصد درجات الحرارة من النار. |
Artık biliyoruz ki, insansız hava araçları inanılmaz bir potansiyele sahip, sadece yabani hayat suçları ile savaşmak için değil, aynı zamanda bu vahşi yaşam popülasyonunun sağlığını gözlemlemek için. | TED | الآن ونحن نؤمن أن الطائرات لديها إمكانات هائلة، ليس فقط من أجل مكافحة الجريمة الحياة البرية، ولكن أيضا لرصد صحة هذه الاعداد من الكائنات البرية، |
Buna Hubble Derin Alanı deniyor. Astronomlar, sadece küçücük bir bölgeyi gözlemlemek için yüzlerce saat çalıştılar. Somutlaştırmak gerekirse, kolunuza oranla baş parmağınızın büyüklüğü. | TED | والمطلق عليها اسم حقل هابل العميق، وقاموا باستنزاف الآلاف من الساعات في مراقبة بقعة صغيرة جداً من السماء لا تتجاوز مساحة ظفر إبهام اليد من مسافة ذراع. |
İnsan davranışlarını gözlemlemek için programlandım. | Open Subtitles | لقد تمت برمجتي على مراقبة السلوك البشري |
Londra'nın en ünlü müzelerinden birindeki-- sanat yapıtını gözlemlemek için. | Open Subtitles | ...لملاحظة الفنّ في أحد أحد أولئك المتاحف الكبيرة " المشهورة في " لندن |