Yine de Bayan Hudson'ımız kendini sürekli bunalımdaki güçlü erkeklerin yanında buluyor. | Open Subtitles | و مع ذلك السيدة " هادسن " تجد نفسها بإستمرار في شركة مع رجال أقوياء في الأزمات. |
Mücadele etmek için güçlü erkeklerin olduğu güçlü aileler olmalı. | Open Subtitles | وتحتاج من يخوضها... من العائلات القوية يقودونهم رجال أقوياء |
Pek çok Bedevi kabilesinde güçlü erkeklerin birden çok eş almasına izin verilirdi | Open Subtitles | في العديد من القبائل البدوية الرجال الأقوياء يشجعونهم على تعدد الزوجات |
Benim ya da benim gibi diğer güçlü erkeklerin ilgisi çekebilmek için diğer kadınlarla rekabet etmek senin genlerinde var. | Open Subtitles | أنتِ مهيأة جينياً, للتنافس مع النساء الأخريات, لإثارة انتباه الرجال الأقوياء ذوي المكنة مثلي, |