"gülüşü" - Translation from Turkish to Arabic

    • ضحكة
        
    • ضحكتها
        
    • الضحكة
        
    • الابتسامة
        
    • الإبتسامة
        
    • ابتسامتها
        
    • إبتسامة
        
    • ضحكته
        
    • ضحكه
        
    • إبتسامتها
        
    • الأبتسامة
        
    • ابتسامته
        
    • الأبتسامه
        
    • أبتسامتها
        
    • الابتسام
        
    Milyon değerindeki gülüşü ve kulaklarının arasında kalan üç kuruşluk kaslarıyla. Open Subtitles ضحكة تقدر بمليون دولار وتقريباً ثلاث بوند من العضلات بين آذانه
    Eskiden söylediğim her şeye gülerdi ama artık gülüşü nasıldı, onu bile hatırlayamıyorum. Open Subtitles كانت تضحك على كل ما أقوله، ولكن الآن نسيت كيف كان صوت ضحكتها
    çünkü çok zeki, eğlenceli ve yüzünü cennete çeviren harika bir gülüşü var. Open Subtitles لأنّها ذكية و ممتعة ولديها تلك الضحكة الجميل التي تخرج من وجهها هكذا
    #Nazik bir söz, bir Hristiyan gülüşü, tüm olumsuzlukları bertaraf eder. Open Subtitles هذه الكلمات الطيبة و الابتسامة المسيحية ستبعد كل الخطايا
    Bu gülüşü daha önce de görmüştüm. Open Subtitles رأيت تلك الإبتسامة مرّة على وجهك قبل ذلك.
    Yıldızımızın inceliği ve dış görünüşü canlı gülüşü gözlerindeki afacan bakışlarla çelişiyor gibiydi. Open Subtitles رقة نجمتنا ولون بشرتها وقوامها يتنافسون مع ابتسامتها المتوهجة .ومع البريق الحاد لعينيها
    Deli gibi, oyuncu, güvenmediğim bir gülüşü var ve elleri ıspatuladan. Open Subtitles مجنون , حقود مع إبتسامة لا أثق بها و معقلة للأيدي
    Şimdi her yeni bebek doğduğunda onun ilk gülüşü bir peri olur. Open Subtitles والآن عندما يولد طفل رضيع جديد تصبح ضحكته الأولى جنية
    Resim yapıyor mu veya kocasının gülüşü güzel mi bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف ان كانت ترسم او انه لديه ضحكة جميلة
    Resim yapıyor mu veya kocasının gülüşü güzel mi bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف ان كانت ترسم او انه لديه ضحكة جميلة
    Bulaşıcı bir gülüşü vardı.. Open Subtitles لقد كانت ضحكتها مُعدية بشكل لا يمكن تخيله
    "Merhabası herşeyin başlangıcı oldu gülüşü koridordaki ilk adımları oldu elleri sonsuza kadar ayrılmayacak onun için sonsuzluk bir gülüşü kadar basit." Open Subtitles كان مرحبا صاحب نهاية لها نهايات كانت ضحكتها خطوتهم الأولى في الممر يده سيكون لها لعقد الأبد
    Bu gülüşü sevmedim Beni korkutuyor Open Subtitles لا أحبّ تلك الضحكة تخيفني اذهب إلى العمل
    Bu gülüşü hiç duymamıştım. Hoşuma gitmedi. Open Subtitles لم يسبق أن سمعت هذه الضحكة لست مطمئن لهذا
    Teşekkürler... Onun da kocaman bir gülüşü ve koyu saçları vardı. Open Subtitles كان لديها نفس الابتسامة الكبيرة ونفس الشعر الداكن.
    Ve yüzünden o gülüşü sil. Ne yaptığın hemen anlaşılıyor. Tamam. Open Subtitles ولا تدع هذه الابتسامة تغادر وجهك انك لسافل ميت فلتذهب
    Şu "blues" havası, kendini beğenmiş tavırları, ...bulmacaları, o gülüşü, o büyük kırmızı gözleri. Open Subtitles الحكمة الكئيبة , التعليقات الوقحة , الكلمات المتقاطعة الإبتسامة , تلك الأعين المائية الحمراء
    Eğer bu gülüşü de annenden aldıysan çok adil bir ticaret olmuş. Open Subtitles حسناً، إن ورثتَ تلك الإبتسامة منها فأعتبرها صفقةً عادلة
    "Melekvari gülüşü parıldıyor." Open Subtitles ابتسامتها كانت كالضوء المنبعث من ملاك
    sadece Radha'nın gülüşü seninki ile uyuşabilir. Open Subtitles إبتسامة رادها فقط يمكنها تجارى جمال إبتسامتك
    Ve şimdi her yeni bebek doğduğunda, ilk gülüşü peri oluyor. Open Subtitles والآن عندما يولد طفل رضيع جديد تصبح ضحكته الأولى جنية
    Ohh, bir kadın gülüşü. Çok uzun zaman oldu. Open Subtitles صوت ضحكه أمرأه , كان هذا منذ وقتاً طويل
    Onun gülüşü gitgide azalan bir uzamsal frekansa sahiptir. Open Subtitles إبتسامتها تكمن فى الترددات المكانيه المنخفضه
    Affedersiniz, hanımefendi. Şu harika gülüşü görebilir miyim? Open Subtitles المعذرة، آنستي، دعيني نري تلك الأبتسامة الساحرة
    Bu, kahkahası olabilir, gülüşü olabilir, mavi gözleri olabilir. Open Subtitles قد تكون عن ضحكته أو عن ابتسامته عيناه الطفوليتين
    Onun gülüşü beni tuzağa düşürdü. Open Subtitles فى الواقع لقد حاصَرتني بهذه الأبتسامه فقط.
    Yüzündeki gülüşü hiç unutamam. Open Subtitles لن أنسي أبتسامتها التي على وجهها أبداً.
    İçten bir gülüşü kesinlikle yenemezsin, John. Open Subtitles انت لا تستطيع الابتسام ابتسامة صغيرة , جون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more