"günü yemeğine" - Translation from Turkish to Arabic

    • عشاء عيد
        
    • لعشاء عيد
        
    Dinle, eğer başka bir planın yoksa neden bize Şükran günü yemeğine gelmiyorsun? Open Subtitles إستمع، إن لم يكن لديك أيّ خطط أخرى لم لا تأتِ إلى عشاء عيد الشكر في بيتي؟
    O yüzden şimdi annen hiç yapılmayacak olan bir şükran günü yemeğine davetli! Open Subtitles و الآن أمك مدعوَّة إلى عشاء عيد الشكر هذا حتى لن يحدث
    Dinle, seni bu gece güzel bir doğum günü yemeğine götüreyim. Open Subtitles اسمع، دعني أدعوكَ إلى عشاء عيد ميلاد جميل، الليلة
    Seni, bekar annemin doğum günü yemeğine çağırıken ne düşünüyordun? Open Subtitles مالذي ظننته عندما قمت بدعوتك لعشاء عيد ميلادك لأمي العزباء؟
    Seni, bekar annemin doğum günü yemeğine çağırırken ne düşünüyordun? Open Subtitles مالذي ظننته عندما قمت بدعوتك لعشاء عيد ميلادك لأمي العزباء؟
    Phoebe'nin doğum günü yemeğine geç kaldık bile. Open Subtitles نحن بالفعل في وقت متأخر لعشاء عيد ميلاد فيبي.
    Kaç yıldır şükran günü yemeğine hepberaber oturmuyoruz. Open Subtitles كم مضى على جلوسنا جميعاً على طاولة عشاء عيد الشكر؟
    Erken kalkıp Şükran günü yemeğine yardım edeceğim. Open Subtitles يجب أن أستيقظ مبكرا لأساعد في عشاء عيد الشكر
    Peki burada kalıp, kapattıktan sonra Şükran günü yemeğine kalmak ister misin? Open Subtitles اتريد البقاء وامضاء عشاء عيد الشكر بعد ان نغلق؟
    Axl Şükran günü yemeğine gelmeyi planlamıyormuş. Open Subtitles أكسل لم يكن ينتوي المجيء للبيت في عشاء عيد الشكر
    Açıkladığım gibi, 30 kişilik bir Şükran günü yemeğine ihtiyacımız var. Open Subtitles كما شرحت، سنحتاج عشاء عيد الشكر لـ 30 شخصاً
    Gerçek bir şükran günü yemeğine ne dersin? Open Subtitles ماذا اذا كان لدينا عشاء عيد شكر حقيقي ؟
    Şükran günü yemeğine bize gelmek ister misin? Open Subtitles أتريد المجيء على عشاء عيد الشكر؟
    Babama şükran günü yemeğine gitmeliyiz. Open Subtitles علينا أن نشارك أبي عشاء عيد الشكر
    Biliyor musunuz, bu Tanrı'ya Şükran günü yemeğine benziyor. Open Subtitles ذلك يشبه عشاء عيد الشكر لديّ
    Şükran günü yemeğine yetişmeye çalışırım. Open Subtitles وأنا سأحاول عمله بالبيت لعشاء عيد الشكر.
    Lauren, dün annenle kavga ettiği için bu akşam ki şükran günü yemeğine gelmiyor. Open Subtitles اجل انها كانت مع لورين بالامس ولن تاتى لعشاء عيد الشكر اليوم
    Şükran günü yemeğine kalmayacağız o şeyin arkası nereye çıkıyor? Open Subtitles نعم، حسنا نحن لا نبقى لعشاء عيد الشكر، فما هو وراء هذا الشيء؟
    Evet, babamın doğum günü yemeğine hala gelmek zorundasın. Open Subtitles -نعم. لا يزال عليكَ القدوم لعشاء عيد ميلاد أبي
    Kardeşimin Şükran günü yemeğine gidiyorum. Open Subtitles أنا في طريقي إلى أختي لعشاء عيد الشكر
    Sonra Şükran günü yemeğine çağırdım. Open Subtitles ثم دعوتك لعشاء عيد الشكر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more