"günümün nasıl geçtiğini" - Translation from Turkish to Arabic

• عن يومي
• كيف كان يومي

Bu külleri yatağıma götürüyorum ve ona günümün nasıl geçtiğini anlatıyorum.
آخذ الجرة معي إلى السرير كل ليلة و أحدثه عن يومي

Her gece, eve gelir günümün nasıl geçtiğini nerelere gittiğimi, ne taşıdığımı beni kızdıranları ona anlatırdım.
في كل ليلة أعود فيها إلى المنزل، أخبرها عن يومي أين كنتُ، وماذا نقلتُ ومن يُغضبني

Yorgunum, geç oldu ve bitmeden önce yapmam gereken 6 şey daha var ve şimdi de günümün nasıl geçtiğini soran sen varsın.
أنا مرهقة ومتأخرة ولازال أمامي 6 أشياء أخرى لأفعلها قبل أن ينتهي يومي والآن أجدك في وجهي لتسألني عن يومي

Ben sadece sabah kalktığımda kahvaltı masasında muhabbet etmek zorunda kalmak ya da eve geldiğimde günümün nasıl geçtiğini sormasını istemiyorum.
أنا فقط لا أريد أن أصحى وأقوم بمحادثات صغيرة عالإفطار أو أن آتي للمنزل ويسألني كيف كان يومي.

günümün nasıl geçtiğini öğrenmek ister misin?
اتريدين ان تسمعي كيف كان يومي ؟ انه يوم رائع.

Günü nasıl geçmiş dinlemek ve kendi günümün nasıl geçtiğini ona anlatmak istiyorum.
أريد أن أسمع عن يومها وأقول لها عن يومي

Evet, aramızdaki ilişki anlaşmasına göre ilk buluşmamızın yıldönümünde beni güzel bir yemeğe çıkarmak, günümün nasıl geçtiğini sormak ve dışarıdan bakan ilgisiz birinin yakınlık sanabileceği ölçüde fiziksel temasta bulunmak zorunda.
أجل، طبقاً لإتفاقية العلاقة في يوم ذكرى أول موعد لنا لابد أن يأخذني لعشاء لطيف ويسأل عن يومي ويشترك في إتصال جسدي عادي الذي قد يخطئه الناظرين غير المهتمين بالحميمية

benim günümün nasıl geçtiğini sormayı düşünmüyorsun bile.
ولاتكلفي نفسك بأن تسألي عن يومي

O kadar iyi bir yalancısın ki bana günümün nasıl geçtiğini soruyorsun!
أنت كاذبة جيدة تسأليني عن يومي

Aslında arada bir günümün nasıl geçtiğini sorman hoşuma giderdi.
- في الحقيقة سأحب لو تسأليني عن يومي بين الفينة والآخرى ، ربما بنبرة مختلفة.

Dur da sana günümün nasıl geçtiğini anlatayım.
دعيني أخبركِ عن يومي

Sana günümün nasıl geçtiğini anlatayım, Walter.
دعني إذن أخبرك عن يومي يا (والتر).

Kedilerimi severim ama onlar bana günümün nasıl geçtiğini sormazlar.
أحب قططي، لكنهم لايسألونني كيف كان يومي.

- Önce günümün nasıl geçtiğini sor.
-حسناً، إسأليني أوّلاً كيف كان يومي

Önce bana günümün nasıl geçtiğini sorardı.
في الاول يسالني كيف كان يومي

Hey! günümün nasıl geçtiğini sorsana.
أسألني كيف كان يومي