Tanrı, "babası bir günahkâr, mutlu olmaması gerek" mi dedi? | Open Subtitles | هل قال الرب بأن أباه آثم وليس مقدر له السعادة؟ |
Buffalo'nun merkezinde bulunan Kowolski Fırını 30 yıldır günahkar bir tatlılıktaki kremalı Polonya çörekleri ve çöreklerin neden olduğu şeker komasıyla tanır. | Open Subtitles | لثلاثين سنة مخبز الكوالسكى كان المخبز الاساسى فى مدينة بافالو المعروفين بمنتجاتهماللذيذه المليئه بالكريمه بشكل شرير |
Yani diyebiliriz ki bir hayat yitip gitti günahkar bir hayat ama bir insan yalnızca bir insan değildir. | Open Subtitles | ولذلك، يمكننا أن نقول.. حياة تذهب... حياة مذنبة.. |
günahkar kullar, Tanrı'dan geç olmadan af dileyin. | Open Subtitles | إجلب لنا الحظ أنت آثمة وصلت إلى المسيح الآن لأنّه هو الربّ الحقيقيّ الوحيد |
"Yüce Tanrı, hoşuna gitmeyecek günahkar davranışları görür. | Open Subtitles | أيها الرب القدير، الذي يرى الخطيئة التي أهانته على الأرض |
- Oh, aklıma gelmişken. Cumartesi gecesi şu küçük tatlı günahkar ile bir randevum var. | Open Subtitles | ليلة السبت لدي موعد مع هذه الخاطئة الجميلة الصغيرة |
Bana kurtuluşu bahşettiler böylece günahkâr dünyanıza karanlığı getirebilirim. | Open Subtitles | كي أنزل بالظلام على عالمكم المذنب. |
günahkar Macduff, senin yüzünden öldüler. | Open Subtitles | يا ماكداف الآثم لقد قتلوا جميعاً من أجلك |
Herkesin birer günahkar olduğunu söyleyen, çok okunan bir kitap var. | Open Subtitles | هناك كتاب يقرأه الجميع يخبرنا أن كلنا مذنبين |
Sahtekârlık çemberinde Dante, çemberin en sıcak alevlerinde yanan gizemli bir günahkâr ile sohbet eder. | TED | وفي دائرة الاحتيال، يتحدث دانتي مع آثم غامض يحترق في أشد نيران الدائرة اشتعالًا. |
O günahkâr ve kâfirdi, ve muhtemelen cehennemde kızarıyordur, ama yine de senin arkadaşındı. | Open Subtitles | كان آثم, ويستخدم ألفاظ بذيئه وربما هو الآن , يتعفن بالنار ولكنه بالأخير, صديقك. |
Buffalo'nun merkezinde bulunan Kowolski Fırını 30 yıldır günahkar bir tatlılıktaki kremalı Polonya çörekleri ve çöreklerin neden olduğu şeker komasıyla tanır. | Open Subtitles | لثلاثين سنة مخبز الكوالسكى كان المخبز الاساسى فى مدينة بافالو المعروفين بمنتجاتهماللذيذه المليئه بالكريمه بشكل شرير |
Sen günahkar olabilirsin ama ben o şerefe henüz nail olamadım. | Open Subtitles | ربما تكون شرير لكني لم أحصل علي فرصتي بعد |
Suçlu bir günahkar olduğumu. | Open Subtitles | أخبرته بأني مذنبة كلياً. |
Bir günahkar olduğumu söyledim. | Open Subtitles | أخبرته بأني مذنبة كلياً. |
Yazdığı kitaplar, öyle günahkar kara ve şeytani ki, | Open Subtitles | إنه يكتب كتباً آثمة للغاية , وقاتمة وشيطانية |
Sen ve diğer piçler burada olduğunuz için yeterince şanslısınız günahkar çocukları, lanetlenmiş tohumlar...bunlar azizlerin adlarıdır! | Open Subtitles | انت وكل اللقطاء الآخرين محظوظا كفاية للوجود هنا اطفال الخطيئة ، والنزوات اللعينة |
Yapabileceğimiz tek şey dua etmek ve merhametine sığınmak ve yaratılışımızın günahkar olduğunu ve O'na ihtiyacımız olduğunu kabul etmek. | Open Subtitles | جل ما يمكننا فعله هو الصلاة ومناشدة رحمته العظيمة المطلقة والإقرار بطبيعتنا الخاطئة وحاجتنا إلى نعمته |
Kendini savunmak için ne diyeceksin, günahkâr? | Open Subtitles | ماذا لديك لتقوله لنفسك , أيها الخاطئ (المذنب)؟ |
Görüyorsun ya, Adso kendinden geçmiş bir düşünceden günahkar bir taşkınlığa geçiş arasındaki mesafe son derece kısa. | Open Subtitles | الحد الفاصل مابين الرؤية المنتشية والهيجان الآثم رفيع جداً لذا ، قد لا يكون هو من قتل المترجم ؟ |
Herkesin birer günahkar olduğunu söyleyen, çok okunan bir kitap var. | Open Subtitles | هناك كتاب يقرأه الجميع يخبرنا أن كلنا مذنبين |
Bu yüzden anlıyoruz ki Papa, Aziz Peter'in soyundan gelmeyen,günahkar, iki yüzlü, şeytanın kölesi ve yer yüzünde yaşayan en büyük Hristiyan karşıtıdır. | Open Subtitles | لهذا يجب أن نفهم أن البابا بعيدا عن كونه حفيد القديس بيتر يعتبر آثماً ومنافقاً وخادماً للشيطان |
Nasıl oluyor da bu ülke para kazanan iş adamlarına günahkâr gözüyle bakıyor? | Open Subtitles | في هذا البلد، يُعدّ الرجل آثمًا على الفورْ لو كان رجل أعمال. |
Bu günahkâr amcan için de dua etmeyi unutma. | Open Subtitles | أرجو أن تدعو لعمك الخطاء أيضاً |
Sen, günahkâr adam, sapkınları cezalandıran Yüce Tanrının adıyla, seni çarmığa geriyorum! | Open Subtitles | بإسم الله الذي يُعاقبُ الإفسادَ، أنت رجل شرّير سأَصْلبُك |
Kızlarımız kamyon dolusu günahkar öldürüyor. | Open Subtitles | إنّ البناتَ يَقْتلنَ المذنبين بحمولة سيارة الشحنِ. |
Ve bu rüyada bütün yetişkinlerin günahkâr olduklarını söyledi! | Open Subtitles | وفي هذا المنام يقول أنّ جميع البالغين مذنبون! |