gündelik işlerde muhtemelen düşük doğruluk ve düşük kesinlik oranıyla işlerinizi halledersiniz. | TED | من المرجح أن تتدبر أمرك في حياتك اليومية بدقة أو إحكام أقل |
Harika becerilmiş bir üç boyutlu yapının... gündelik hayatımızda fark edilmesi imkansızdır. | Open Subtitles | شبكة ثلاثية الأبعاد محكمة النسيج كهذه ستكون مًستحيلة الملاحظة في حياتنا اليومية |
Bugün gündelik hayatın hazları hakkında konuşacağım. | TED | أريد أن اتحدث اليوم عن السرور والسعادة في حياتنا اليومية.. |
Sumatra'da, gündelik işçilerle tanıştım. | TED | في سومطرة، قابلتُ المزارعين من صغار المُلاك الذين هم بحاجة لقوت عيشهم اليومي من زراعة زيت النخيل. |
Bugün bize gündelik ekmeğimizi ver. | Open Subtitles | أعطنا خبز يومنا كفافاً، وتجاوز عن سيئاتنا |
Onu her gün kullanıyoruz. Ve onu gündelik yaşantımızda kullanıyoruz. özel ve iş yaşamımızda. | TED | نحن نستخدمها كل يوم,نحن نستخدمها في حياتنا اليومية في حياتنا الشخصية, في حياتنا العملية |
Ve muhtemelen kendi gündelik hayatınızdan . bir çoğunu daha düşünebilirsiniz. | TED | وبإمكانكم ربما التفكير في المزيد من حياتكم اليومية. |
Amerika'daki gündelik yaşantımızdaki sürükleyici çirkinlik düzensizliği görünür kılıyor. | TED | بشاعة المغامرة من البيئات اليومية في أمريكا هو الكون المرئي. |
Mini minnacık makinelerin hayatınızı nasıl değiştirdiğine ve diğer ucuz 3D -- yazıcıların gündelik yaşamlarımıza nasıl etki ettiğine dair bir örnekti bu. | TED | وهذا مثال على كيف أن هذه الآلات الصغيرة جدًا أو الطابعات الثلاثية الأبعاد الرخيصة تستطيع تغيير حياتنا اليومية. |
Bu olayın keşfi beni arkadaşlarımın ve ailemin yaptığı gündelik hatırlama problemlerine karşı daha anlayışlı hale getirdi. | TED | هذا الاكتشاف قد جعلني أكثر تسامحا من أخطاء الذاكرة اليومية التي يصنعونها أصدقائي وأفراد أسرتي. |
Ve sonra ortalama, gerekli gündelik hız dediğim birşey var. | TED | وهناك أيضا ما أدعوه سرعتنا اليومية الأساسية العاديّة. |
Bunu düşünün. Eşya: gündelik Nesnelerin Gizli Hayatı adında muhteşem bir kitap var. | TED | فكروا في هذا. يوجد كتاب رائع اسمه أشياء:الحياة الخفية للأشياء اليومية. |
Birinin yaşamındaki özel bir ana karşı gündelik yaşamdaki normal nedir? | TED | ما هو الحدث المهم مقابل الأحداث اليومية العادية |
Sırf deney yapmış olmak için, insanlara midelerini bulandırma ihtimali olan bir madde vermek yerine, gündelik yaşamlarında bu maddeyi kullanan bireyler buluruz. | TED | بدلأ من إعطاء الناس بشكل متعمد أشياء قد تصيبهم بالغثيان، نجد الذين يأخذون المستحضر سابقًا في حياتهم اليومية. |
Hayatınız boyunca, gündelik olayların fiziğine ilişkin gözlemler yaparsınız. | TED | فقد كنت تلاحظ فيزياء الظواهر اليومية طوال حياتك. |
gündelik fizik, garip kuantum dünyasına birazcık daha benzemeye başlayabilir. | TED | قد تبدأ فيزياء الأحداث اليومية في الظهور بمظهر مشابه قليلًا للعالم الكمي الغريب. |
gündelik yaşamın baskıları altında ezildiğinizi düşünmeyin. | TED | لذا لا تشعر بالإحباط أمام ضغوط الحياة اليومية |
Yapabileceğimiz en iyi şey gündelik rutini sürdürmek. | Open Subtitles | ان أفضل شيء يمكننا فعله هو أن نستكمل جدولنا اليومي |
Bugün bize gündelik ekmeğimizi ver ve bize karşı suç işleyenleri bağışladığımız gibi sen de bizim suçlarımızı bağışla. | Open Subtitles | امنحنا اليوم كما خبز يومنا و اغفر تجاوزاتنا كما نغفر لمن تجاوز علينا |
Ayrıca bize gündelik işlerimizde birazcık ara verme imkanı sağlıyor. | Open Subtitles | إنّه أيضًا يخدم قليلًا كاستراحة من أعمالنا اليوميّة. |
Ayrıca hemşirelerin ve diğer görevlilerin daha az önem arz eden gündelik işlerle uğraşmak yerine hastalarla daha iyi ilgilenmelerine olanak sağlıyorlar. | TED | فهم يحررون الممرضات ومساعديهم من القيام بتلك الأعمال العادية من ميكانيكا دفع الأشياء فقط إلى قضاء وقت أطول مع المرضى |
Bilmem ki. gündelik kıyafetler işte. | Open Subtitles | لا اعرف , كاجوال ؟ |
gündelik seksçiler için! | Open Subtitles | من اجل الرجل الذي ستمارسي معه الجنس العرضيّ |