Bu yüzden bana Gürültücü derler. | Open Subtitles | لذلك يسمونني خباط. |
'Şişman Gürültücü ve sinir bozucu olmamı boşver! 'Belki Finn ve Chloe'yi hala kaybetmemişimdir 'Belki çıkmıyorlardır bile. | Open Subtitles | بغض النظر عن كوني سمينة و صاخبة و مزعجة ربما فين وكلوي لا يتواعدان |
Hadi, Gürültücü. Bizi dağ sıçanına götürmen gerekiyor. | Open Subtitles | هيا "سامبر" يجب أن تأخذنا لمشاهدة جرذ الأرض |
Gürültücü, deli ve tipik, normal Amerikan ailesi dışında her şey olabiliriz ama hep yanında olacağız. | Open Subtitles | ربما نحن صاخبون ومجانين وأي شيء ولكننا عائلة امريكية نموذجية وسوف نكون دوما هنا من اجلك |
Belli bir etnik grubun Gürültücü, tembel ya da sinsi olduğunu düşünüyorsan ya da gülünç ölçüde kapalı ve münasebetsiz. | Open Subtitles | لكن إن كنت ترى أن عرقاً معيناً ...صاخب أو كسول أو حقير أو متشدد بطريقة سخيفة وغير لائقة |
Gürültücü, çılgın ve bilinmiş, normal Amerikan ailesi dışında her şey olabiliriz ama daima yanında olacağız. | Open Subtitles | ،ربما نحن صاخبين ومجانين وكل شئ لكننا عائلة امريكية مثالية ولكننا سوف نكون هنا دائماً من اجلك |
Sen " Gürültücü kız 1 ", sen de " Gürültücü kız 2 " olacaksın. | Open Subtitles | أنتِ الفتاة المزعجة رقم واحد. و أنتِ الفتاة المزعجة رقم اثنين. |
Gürültücü! | Open Subtitles | خباط. |
Gürültücü, hadi! | Open Subtitles | هيا يا خباط. |
Gürültücü! | Open Subtitles | خباط. |
Ya da benim Gürültücü ve kaba, insanlara senin şişko ve çok bilmiş olduğunu anlatacağımı ve bar'da üç kez başarısız olduğunu, söyleceğimi düşünmüşsündür. | Open Subtitles | او ربما تظنين انى سأكون صاخبة ,واخبرهم قصص عنكى وانتى صغيرة كيف كنتى بدينة |
Gürültücü olup olmadığımı ve parti yapıp yapmadığımı... ve saat yedi de onları kitaplarından uzak tutar mıyım tutmaz mıyım diye bilmek istediler. | Open Subtitles | أرادوا فقط معرفة إن كنت سأكون صاخبة و سأقيم الحفلات و أبعدهم عن ركنهم مع كتبهم عند السابعة مساءً |
Biz bir birimdik -- Gürültücü, dağınık, kavgacı, sadık, sevecen ve dirençli bir birim. | TED | كنا وحدة...صاخبة وفوضوية ضوضائية ومخلصة ومحبة وحدة دائمة. |
En iyi kısmı ise, Gürültücü'nün Çiçek'e, en cesur görünüşünü takınmasında yardım etmesiydi. | Open Subtitles | أفضل جزء عندما ساعد "سامبر" "فلاور" كي تظهر أشجع وجه |
- Merhaba. - Buralarda Gürültücü'yü gördün mü? | Open Subtitles | ـ مرحباً ـ هل رأيت "سامبر" بالجوار؟ |
Gürültücü çocuklar, Silah sesleri. Değdiğini söyleyemem. | Open Subtitles | أولادٌ صاخبون, أصوات رصاص الأمر لا يستحق شيئاً |
Sadece Gürültücü çocuklar. Boş ver onları. | Open Subtitles | إنهم مجرد أطفال صاخبون, تجاهلهم |
Annem deyince aklıma çok Gürültücü biri geliyor. | Open Subtitles | ذكرياتي بخصوص أمي... بأنها كانت شخص صاخب جداً |
Cuma günü, sarhoşlar daha da bir Gürültücü. | Open Subtitles | الجمعة، يكون السكرانين صاخبين أكثر |
Gürültücü olan onlar. | Open Subtitles | .كان ذلك عقاباً أحمر المنكبين .هم الفئة المزعجة |
Ve oynarsam nasıl Gürültücü ve tuhaf biri olmam? | Open Subtitles | و إذا حصل ذلك كيف يمكنني أن لا أكون مغفلاً صاخباً و غريباً ؟ |
Bana Gürültücü ve garip olduğumu ve Gilmore olmadığıma dair bir söylenti dolaştığını söyledi. | Open Subtitles | وقال إن صوتي مرتفع وإنني غريبة، وقال إنه تدور إشاعة عن أني لست من عائلة "غيلمور" فعلاً. |
Bize Gürültücü diyorsan, sen bir de kartel ile IRA geldiğinde gör. | Open Subtitles | إن كنت تعتقد أننا مزعجون إنتظر حتى يأتي الجيش الأحمر وشركات المخدرات |
Sanırım onları en çok Gürültücü olduklarında seviyorum. | Open Subtitles | أظن بأنني أفضلهم أكثر و هم مزعجين |