Bak, eğer bir şey yapılması gerekiyorsa, ailem için Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | انظر , إذا حدث أي شيء أنت الوحيد الذي أثق به للإهتمام بعائلتي |
"Onu canlı tutması için Güvenebileceğim tek kişi sensin." | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي أثق به لإبقائها على قيد الحياة |
"Beni küçümsediğin için Güvenebileceğim tek kişi sensin." | Open Subtitles | "لمُجرّد أنك تستحقرني أنت الوحيد الذي أثق به." |
Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنتِ الوحيدة التي أثق بها |
Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنتِ الوحيدة التي أثق بها |
Kontrolden çıktı. Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | الأمر خارج عن السيطرة أنت الوحيد الذي يمكنني الثقة به |
Bu işi çözmesi için Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنتِ الشخص الوحيد الذي اثق فيه لفك لغز كل ما يدور. |
Burada Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي أثق به هنا |
Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي أثق به |
Douglas, bu konuda Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي أثق به بهذا |
Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي أثق به |
Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي أثق به |
Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنتِ الوحيدة التي أثق بها |
Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي يمكنني الثقة به. |
Joe MacMillan'ı anlamada Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي اثق فيه لأخذ قراءة دقيقة لجو ماكميلان هو انت |