"güzergahı" - Translation from Turkish to Arabic

• مسار
• مساره

İlave edilen her kenar semt için, kenar semtten şehir merkezine kadar bütün yol boyunca çalışan başka bir otobüs güzergahı eklenmiştir.
تم إضافة مسار حافلة آخر من الضواحي مرورا إلى مركز المدينة

Genellikle kendinize hızlı bir ulaşım güzergahı seçersiniz ve bu güzergah aklınızda düz bir hat olarak algılanır.
في الواقع، ستختار لنفسك مسار مواصلات سريع و في عقلك ستنظر لهذا المسار على أنه خط مستقيم

bütün otobüs güzergahlarını tek tek inceledim, güzel ve mantıklı, her otobüs güzergahı ayrı bir çizgi
حركة كل حافلة في المسار الخاصة بها خلال المدينة جميل و منطقي، كل حافلة لها مسار منفصل

Son anda güzergahı değiştirdi.
غيّر مساره فجأة في اللّحظة الأخيرة!

Anton güzergahı dışında bir yerdeki dondurma arabasında buluşmak bana mesaj bıraktı.
ترك لي (أنتون) رسالة لمُقابلته في شاحنة البوظة خاصّته، بعيداً عن مساره المُعتاد.

Akıllılık edip güzergahı değiştirmek zayıf olmak demek değildir.
هو الشيء الوحيد المُهم في هذا الأمر أن تكون ذكياً وتغير مسار السِكة ليس كأن تكون ضعيفاً

Bay McManus'u öldüren merminin güzergahı bu sandalyeye doğru uzanıyor.
مسار الرصاصة التي قتلت السيد مكمانس تعود آثارها الى هذا الكرسي

Cepheden ateş. Dümdüz, alçak bir atış güzergahı.
للطلقة الأمامية مسطح, مسار منخفض

Ateş etmek imkansız, bu yüzden güzergahı değiştiriyorlar.
إصابه مستحيلة لذلك غيروا مسار الموكب

Pilota güzergahı değiştirmesini söyle.
أخبر الطيار بتغيير مسار الرحلة

Yeter ki güzergahı değiştirmeyin.
لذا لا تُغير مسار السكة الحديدية

- Ben de öyle dedim. - Bu yüzden güzergahı değiştirmeliyiz.
هذا ما قُلتهُ لهم - هذا هو السبب الذي يجعلنا نغير في مسار السكة -

Varış güzergahı, konvoyun yönü, acil durum protokolleri.
مسار الرحلة, مسار الموكب, نظام الطوارئ,

Bu, Güneydoğu Asya'daki gizli uçuş güzergahı.
- جنوب الصين - هذا مسار رحلتهم السرية .في جنوب شرق آسيا

Tabii ki bu waylakama çevrimi bu rotanın güzergahı, kokainin yeryüzüne, alkolün rüzgara verildiği, dünyanın kutsal tepeleleri ile işaretlidir; dişilin doruğu dağın zirvesine getirilmektedir.
وبالطبع فإن الـ:"Waylakamaspin" الاسم الذي يطلق على مسار الطريق يتم تحديده بأكوام مقدسة من التراب حيث تعاد الكوكا الى الأرض وينثر الكحول مع الرياح يؤخذ الدرز النسوي الرقيق إلى قمة الجبل

- kırmızı işaretli. -doğru, Steve Rifton'ın posta güzergahı.
ـ باللون الأحمر ـ صحيح مسار (ستيف ريفتون) البريدي

yağ kamyonunun güzergahı.
مسار شاحنة الدهون

Pekâlâ, işte burada Denver'dan Austin'e yol güzergahı var.
حسنٌ، هذا هو مسار (الحافلة من (دينيفر) إلى (أوستن

Onun güzergahı farklı.
مساره كان مُختلفًا.