Size söylemeden önce, bu garantinin elinde olmasını istediğini söylüyor. | Open Subtitles | يقول أنه لابد أن يأخذ هذا الضمان قبل أن يخبرك. |
garantinin dışında, tebeşir işareti aynı zamanda yolcunun kompartmanını da belirtir. | Open Subtitles | بجانب الضمان ، العلامة .. تؤشر ، لصاحب الحجرة .. خذ هذه الأحذية على سبيل المثال |
- Bütün gün garanti verebilirim. Ama garantinin yazan adamın kıymetti kadar iyi olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | بإمكاني أن أضمن لك طوال اليوم، لكننا نعلم بأن الضمان |
Bu çoğunlukla tamamlayıcı ya da kefaletçiye verilen garantinin değerinin düşmesi ya da borcun ödenmemesi durumunda olur. | Open Subtitles | الآن، هذا يحدث غالباً بانتظام عندما يكون الكفالة أو الضمان المعطى لمؤمن الكفالة |
Bu garantinin Başkan tarafından imzalanmış olması gerekiyor. | Open Subtitles | هذا الضمان لابد أن يكون موقعاً من الرئيس |
garantinin iması eğlenceli oluşuydu ve sen de eğleniyordun. | Open Subtitles | المعنى من الضمان كان أنهُ أنكِ ستتسلين، وكنتِ كذلك |