| Sihirli bir ülke bulduğunu zannediyor... Üst kattaki gardırobun içinde! | Open Subtitles | إنها تعتقد أنها وجدت أرض الأحلام فى خزانة الملابس بالطابق العلوى |
| Bir av köpeğinin, yazın gardırobun gölgesinde uzanıp yattığı vakit kadar burada olacağız. | Open Subtitles | سنكون هنا تماما كما يأخذ الكلب قيلولة في ظلال خزانة الملابس. |
| - Narnia! gardırobun içinde, sana söylediğim gibi! | Open Subtitles | نارنيا، خلف خزانة الملابس كما أخبرتكم |
| Uzun süre evliydim. Vay be. gardırobun mu? | Open Subtitles | لقد كنت متزوج لفتره طويله هل هذه خزانتك ؟ |
| gardırobun ikinci çekmecesinde. | Open Subtitles | الموجوده في خزانتك. |
| Karman çorman bir gardırobun olduğuna eminim. | Open Subtitles | أعرف أن خزانة ملابسك ستنفجر. |
| pekala, boş odadaki gardırobun parıldayan şehrinden Lucy Pevensie... | Open Subtitles | حسناً "لوسي بافينسي" التى أتت من خزانة الملابس |
| Narnia, gardırobun içindeki yer, sana anlatmıştım ya! | Open Subtitles | نارنيا، خلف خزانة الملابس كما أخبرتكم |
| Ben çocukken içinde gizli kapılar olan romanlara kafayı takmıştım, "Narnia" gibi bir gardırobun kapağını açıp, büyülü bir ülkeye gittiğiniz türden romanlara. | TED | عندما كنت طفلا، كنت مهووساََ بروايات الباب السري، مثل "نارينا،" عندما تفتح باب خزانة الملابس ثم تدخل الى الارض السحرية. |
| gardırobun üstünde bir ayakkabı kutusunun içinde saklıyordum. | Open Subtitles | أحتفظ به في صندوق فوق خزانة الملابس . |
| Zaten bunları gardırobun dışına çıkarmıyoruz ki! | Open Subtitles | فقد أحضرتهم من خزانة الملابس |
| - gardırobun üstüne. | Open Subtitles | -أعلى خزانة الملابس |
| Bak Dave, bütün gardırobun v yaka. | Open Subtitles | (ديف)، خزانة ملابسك ملأى ''بكنزات ''في. |