"garip davranıyordu" - Translation from Turkish to Arabic

• يتصرف بغرابة
• تتصرف بغرابة
• يتصرّف بغرابة
• تتصرف بغرابه
• تتصرّف بغرابة

Suzaku son günlerde garip davranıyordu, belki bu onu biraz daha iyi hissettirir.
سوزكو كان يتصرف بغرابة مؤخرا , لذالك اعتقدت بأن هذا سيغير مزاجه

Gitmeden önceki gece çok garip davranıyordu.
كان يتصرف بغرابة شديدة فى الليلة التى رحل فيها

Eğer sizin için uygunsa, ameliyattan sonra gözümü ondan ayırmayacağım. - Bence çok garip davranıyordu.
لابأس , أود أن أراقبه بعد ذلك لقد كان يتصرف بغرابة

- Son günlerde garip davranıyordu.
لا أعرف ، كانت تتصرف بغرابة مؤخرا كان عليّ أن أرى الأمر آتياً

Günün geri kalanında da tedirgindi ve garip davranıyordu.
أقصد، قضى الصباح بأكمله في مكتبه لوحده، وبعد ذلك ببقيّة اليوم كان مُهتاجاً. كان يتصرّف بغرابة.

Yani çok garip davranıyordu. Sonra da...
اعني, كانت تتصرف بغرابه جداً ولكنه ما زال..

Hayır söylemedi ama kaldı ki geçen hafta hayli garip davranıyordu zaten.
كلاّ، لمْ تذكر ذلك، لكن ثانية، كانت تتصرّف بغرابة الأسبوع الماضي.

Vücudunuza her kim girdiyse garip davranıyordu.
مهما كان من استولى على جسمك كان يتصرف بغرابة

Gün boyunca garip davranıyordu. Olanları gördün mü?
لقد كان يتصرف بغرابة طوال اليوم هل رأيت ذلك حدث؟

Oradaki eleman çok garip davranıyordu. Sanki seni tanıyor gibiydi.
ذاك الشخص كان يتصرف بغرابة كأنه يعرفك أو شيء من هذا القبيل

Evet, sanırım biraz garip davranıyordu.
نعم, أعتقد أنه كان يتصرف بغرابة نوعاً ما

Son zamanlarda garip davranıyordu ama ben de...
لقد كان يتصرف بغرابة مؤخراً ...لكني ظننت أنه

Bir şey olmadığını düşünüyordum ama dün garip davranıyordu.
لكنه كان يتصرف بغرابة ليلة البارحة

Jackson gerçekten garip davranıyordu ve sonra birden gitti.
جاكسون كان يتصرف بغرابة وبعدها.. ؟

Bilmiyorum. Mark, dün garip davranıyordu.
أنا لا أعرف (مارك ) كان يتصرف بغرابة البارحة

Beni o zorladı efendim,çok garip davranıyordu.
ولكنها هى من اجبرتنى على فعل هذا كما انها كانت تتصرف بغرابة مواخراً

Biraz garip davranıyordu bende onu takip ettim bugün.
لقد كانت تتصرف بغرابة لذا فقد تبعتها اليوم

Ama haklısınız. Adam garip davranıyordu.
كان الرجل يتصرّف بغرابة.

Fakat servise çıkmadan önce o gerçekten de garip davranıyordu. Nasıl garip?
-لكنّه كان يتصرّف بغرابة قبل مُغادرتي .

Ayrıca, garip davranıyordu.
-أيضاً هُو يتصرّف بغرابة .

Bu konu hakkında endişelenmeme gerek yok diye düşünmüştüm ama bu sabah çok garip davranıyordu.
ما كنت أظن اننى سأقلق حيال هذا سأقلق حيال هذا، ولكن سابقاً كانت تتصرف بغرابه

Kelly...ya da Leanne, her neyse gerdanlığı çalındığından beri çok garip davranıyordu.
(ليان)، أياً كانت) .كانت تتصرّف بغرابة بعد سرقة القلادة