"geçmesi" - Translation from Turkish to Arabic

    • يعبر
        
    • يمر
        
    • تعبر
        
    • عبور
        
    • ينتقل
        
    • سيمر
        
    • العبور
        
    • تمرّ
        
    • ليعبر
        
    • لجهته
        
    • وهو وقوع
        
    • للسجلِ
        
    2.14 bölümünü ihlal etmeden o kapıdan geçmesi için birkaç gün daha vereceğim. Open Subtitles ستكون أيام قبل أن يعبر خلال الأبواب في الإنتهاك من القسم 2.14
    2.14 bölümünü ihlal etmeden o kapıdan geçmesi için birkaç gün daha vereceğim. Open Subtitles ستكون أيام قبل أن يعبر خلال الأبواب في الإنتهاك من القسم 2.14
    Bu hapın beynine, acının olduğu yere ulaşması için öncelikle midenden, ince bağırsağından ve çeşitli diğer organlarından geçmesi gerekir. TED ولكن حتى يصل ذلك القرص إلى رأسك حيث يوجد الألم يمر أولاً بالمعدة والأمعاء وأعضاء أخرى
    Tahta kalkandan; bir hançerin tereyağından geçmesi gibi geçer. Open Subtitles . انه يمر بالدروع الخشبة , كالسكين بالزبد
    Anlatmak istediğim, bizi bu güneşin içinden kapı geçmesi çılgınlığı hakkında uyarabilirdiniz. Open Subtitles أُعني, أنه كان بأمكانك تحذيرنا عن تلك الأشياء الغريبة التى تعبر من البوابة للشمس
    Öyle jilet gibi bir yol ki, arabanın sürüş hızın ve geçmesi gereken yolu belirliyor. TED إلى أي مدى لابد أن يكون هذا الرصيف دائري ليحدد سرعة عبور السيارات، وكم خطوة تحتاج للعبور من هذا الرصيف.
    Çünkü onun görmek istediği son şey bu. En iyi adamının başka bir firmaya geçmesi. Open Subtitles لأن آخر ما يريد أن يراه، أن أحد أفضل موظفيه ينتقل إلى شركة أخرى
    Rebecca yeni bir s. k aramaya başlamadan önce çok uzun zaman geçmesi gerekicek. Open Subtitles سيمر وقت طويل جدا قبل ان تبحث ريبكا عن قضيب اخر
    Seni almak isteyen herhangi biri olursa önce bizi geçmesi gerekecek. Open Subtitles أى شخص يود الوصول إليكِ سيتوجب عليه العبور من خلالنا أولاً
    Buradan köprüyü görebiliyorsunuz. Her gün, gemilerin geçmesi için kalkıyor. Open Subtitles ارى الجسر من هنا كلّ يوم يُرفع لكي تمرّ السّفينة
    Olmaz. Herkesin geçmesi çok uzun sürer o zaman. Open Subtitles كلّا، الأمر يتطلب أكثر من ذلك ليعبر الجميع النهر.
    Tiber'i biryerden geçmesi gerekecek ve onu orada tuzaga düşürecegiz. Open Subtitles عليه الآن أن يعبر "نهر التيبر" بمكان ما وسنحاصره هناك.
    Yarışı kazanmak için, iki yarışmacının da bitiş çizgisini geçmesi gerekiyor. Open Subtitles كلا أعضاء الفريق عليه أن يعبر خط النهاية للفوز
    İnsanları buradan çıkarmayı geç, cep telefonu sinyalinin onun içinden geçmesi imkansız. Open Subtitles الإنتقال لا يَستطيع أَنْ يعبر خلالها ناهيك عن إخراج الناس من هنا بسلامة
    Mesele değil. Parktan geçmesi gerekecek, değil mi? Open Subtitles ما من مشكلة ، عليه أن يمر بالمنتزة صحيح ؟
    Solucan deliğinin K'Tau güneşinden geçmesi için çevirme protokollerini iptal etmiştim. Open Subtitles لقد تجاوزت بروتوكولات الطلب مما صنع ثقب فضائي يمر عبر شمس كتاو
    Avrupa'da savaş başlayınca Atlantik'i geçmesi ne kadar sürer ki? Open Subtitles إذا بدأت الحرب في أوروبّا كم من الوقت تأخذ حتى تعبر الأطلسي؟
    Çalışmak için hattı geçmesi gerekiyordu, bu yüzden her şeyi görebiliyordu. Open Subtitles تحتم عليه عبور السكة الحديد للوصول الى أرضه فكان شاهد على جميع ماحدث
    Bu titreşime, düşen bir yaprak ya da bir su damlası yol açmış olabilir ama titreşimin yinelenmesi ve özellikle bir telden ötekine geçmesi av anlamına gelecektir. Open Subtitles قد يُسبّب ذلك ورقة متساقطة أو قطرة ماء، لكن الاهتزاز المتكرّر خاصّة لو ينتقل من خيط لآخر، قد يعني فريسة.
    Olmaz, tekrar adam toplayabilmem için biraz zaman geçmesi gerekiyor. Open Subtitles لا ، سيمر بعض الوقت قبل أن أعمل فى تجنيد الأفراد مرة أخرى
    İçeriye girebilmek için buradan geçmesi gerekiyor. Open Subtitles لكن ليدخل , فسيتعيّن على ذلك المخلوق العبور من هنا.
    - geçmesi. Open Subtitles اذهبوا لجهته.
    Asıl istemediğim şey Obelisk'in onu anlamayan insanların eline geçmesi. Open Subtitles بل ما لا أريده. وهو وقوع "الأوبليسك" في أيد أشخاص لا يفهمونه
    Kayıtlara geçmesi için bir daha soruyorum. Open Subtitles الموافقة، مرة أكثر واحدة، للسجلِ:

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more