Geçmişinle arandaki duygusal bağ eksikliği... bugün bulunduğun yeri zedeliyor. | Open Subtitles | هذا انفصال عاطفي من ماضيك من نشأتك . هذا مضر |
Ah, ama Geçmişinle ilgili önemsiz sorular, baban tarafından cevaplanabilir. | Open Subtitles | لكن الأسئلة عن ماضيك يُمكن أَن يجيب عنها أبّيك. |
Ve şimdi ben burada Geçmişinle yüzleşmek için yardım edeceğim, Amy. | Open Subtitles | والان انا هنا لمساعدتك واجهي ماضيك يا ايمي |
Zamanı geldiğinde Geçmişinle ilgili şeyleri annene ve babana anlatabilirsin. | Open Subtitles | بعد ذلك حينما تتذكرين شيئاً من ماضيكِ يمكنكِ أن تخبري أمكِ و أبيكِ |
Sanırım er ya da geç bir gün Geçmişinle yüzleşmek zorunda kalacağını her zaman biliyorduk. | Open Subtitles | اعتقدت انك ستعترف بماضيك عاجلاً ام اجلاً |
Bilirsin, aslında Geçmişinle ilgili bazı araştırmalar yaptım ve bunu da ekledim. | Open Subtitles | أنت تعرفين ، أنا فعلا تجرأت على القيام ببعض البحث في ماضيك و التي أدرجتها كذلك |
Geçmişinle ilgili anlatamayacağın bazı şeyler var.. | Open Subtitles | هناك أشياء في ماضيك لا تستطيع التحدث عنها |
Elindeki Geçmişinle ilgili bilgiler onunla birlikte yok olur. | Open Subtitles | المعلومات التي لديه عن ماضيك من المرجح ان تختفي معه. |
Geçmişinle ilgili bilmem gereken başka bir şey var mı? | Open Subtitles | هل هناك شيء أخر في ماضيك يجب أن أعلمه ؟ |
Geçmişinle yüzleşmek, iyi hissetmeye başlamanın tek yolu. | Open Subtitles | مواجهة ماضيك هي الطريقة الوحيدة للبدء . بالشعور بشكل أفضل |
Çünkü askeriyedeki Geçmişinle... iş göremezlik hakkı bile alabilirsin. | Open Subtitles | بسبب عملك في الجيش سابقاً و بسبب ماضيك في الجيش ممكن أن تكون مؤهلاً للحصول على بعض التعويضات |
Bunun senin için kişisel olduğunu biliyorum, Geçmişinle ilgili bilgim var. | Open Subtitles | أعلم أن هذا أمر شخصي بالنسبة لكِ أنا أعرف ماضيك |
Ben gidip ekibime yardım edeyim, sen de burada kalıp Geçmişinle tekrar bir arada ol. | Open Subtitles | سأذهب لمساعدة فريقي وأنتِ ابقي هنا وتذكري ماضيك |
İnternet tam bir mucize. Geçmişinle ilgili herşeyi öğrendim. | Open Subtitles | إن شبكة المعلومات آداة مدهشة، إذ أحطت علمًا بكامل ماضيك. |
Beni öldürmek, seni Geçmişinle barıştırabilir ama aynı zamanda seni gönderen insanların da derhal Japonya'ya saldırmasına sebep olacak. | Open Subtitles | إن قتلي قد يجعلك تتصالح مع ماضيك ولكنه أيضا سيدعم الأشخاص الذين أرسلوك للهجوم على اليابان على الفور |
Geçmişinle ilgili küçük bir araştırma yapıyordum ve sadece birkaç detay üstünde açıklama istiyorum. | Open Subtitles | حسنا لقد كنت اقوم بالبحث قليلا في ماضيك واردت فقط بعض التوضيحات |
Geçmişinle ilgili soru işaretlerini yanıtlayabilecek tek kişi benim biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين أنا الوحيد الذي يمكنه ملأ الفراغات أعني , كما تعلمين , بشأن ماضيكِ |
Eminim seninle konuşmak isteyecektir, Geçmişinle ilgili. | Open Subtitles | أنا واثق من أنه سوف يتحدث بشأنك ، بشأن ماضيكِ |
Geçmişinle barışık olabiliyor musun? | Open Subtitles | إذاً تظلين تحيين ماضيكِ ثانية؟ |
- Sabıkalı Geçmişinle gurur duyuyorsun, değil mi? | Open Subtitles | مفتخراً جداً بماضيك الإجرامي، أليس كذلك؟ |
O zaman belki de Geçmişinle yüzleşmek iyi bir şeydir... çocukların için bile. | Open Subtitles | إذاًربمايكونذلك أمراًجيداً... مجابهة ماضيكَ ، من أجل أطفالك |