"gece geç saatlerde" - Translation from Turkish to Arabic

    • وقت متأخر من ليلة
        
    • وقت مُتأخر
        
    • وقتٍ متأخر من الليلة
        
    • فى وقت متأخر من
        
    • في وقت متأخر من الليلة
        
    • اخر الليل
        
    • المشردين متأخرا ليلة
        
    gece geç saatlerde Meclis Binası'na saldıran Eşitlikçiler Meclis Üyesi Tarrlok'u etkisiz hale getirerek, Avatar Korra'yı kaçırdılar. Open Subtitles فى وقت متأخر من ليلة أمس هاجم الإيكواليست قاعة المدينة أوقعوا بعضو المجلس تورلوك وقاموا بخطف الافاتار كورا
    gece geç saatlerde, sahte Rusların bize ihanet ettiği ay ışığında pusuya düşürüp hepimizi öldürdüğü benzin istasyonunda dururuz. Open Subtitles و في وقت مُتأخر من الليل , سنتوقف في محطة للوقود حيث سيتم إعتراضنا بطريقة وهمية و سنُقتل في كمين على ضوء القمر
    Soygun dün gece geç saatlerde gerçekleşti ve çok büyük meblağda paranın çalındığı düşünülüyor. Open Subtitles حدثة السرقة في وقتٍ متأخر من الليلة الماضية . و هذا التخطيط كبير حقاً مبلغ من المال قد سُرٍق
    Saldırıya uğramış. Dün gece geç saatlerde. Open Subtitles لقد تم الإعتداء عليه فى وقت متأخر من الأمس
    Dün gece geç saatlerde acil yardım çağrısı aldık. Open Subtitles في وقت متأخر من الليلة الماضية أستلمنا نداء أستغاثة
    Bir Vago çaylağı olmanın bir parçası da gece geç saatlerde ayak işlerinde çalışmak için çağırılmaktı. Open Subtitles مكالمات اخر الليل لأنفذ مهمات ساذجة هذا جزء من كوني خادم للفاقوز
    Dün gece geç saatlerde bir adam Bowery Mission'a giriş yapmış ve cinayeti gördüğünü iddia ediyor. Open Subtitles رجل التحق بدار رعاية المشردين متأخرا ليلة البارحة و... ادعى أنه شهد على جريمة القتل
    Dün gece geç saatlerde Georgetown'da bir sokakta bulundu. Open Subtitles أوه، لقد تم العثور عليــها بقرية [ جورج ] ، بأحد الأزقة في وقت متأخر من ليلة أمس
    Motel odasında, gece geç saatlerde hastanede. Open Subtitles في غرفة الفندق , في وقت متأخر من ليلة في المستشفى .
    Dün gece geç saatlerde buradaymış. Open Subtitles لقد دخلت إلى المبنى في وقت مُتأخر من ليلة الأمس
    Geçen gece geç saatlerde diplomatik merkezimizin yaptığı rutin teftişte Büyükelçi Degraad ve Mars'taki meslektaşı arasında acil bir tebliğ kayıtlara geçti. Open Subtitles في وقت مُتأخر من الأمس نظامنا للمُراقبة الدبلوماسية " إكتشف إتصال عاجل بين السفير " ديجراف ونظيره
    Şüpheli dün gece geç saatlerde gözaltına alındı ve dedektifler kendisini sorgulamak için ekstra süre istedi. Open Subtitles الرجل قد أوقف في وقتٍ متأخر من الليلة الماضية و قد طلب المخبرين وقت اضافياً لأستجوابه ....
    Geçen gece geç saatlerde, FBI sunucusunu hacklemek için kullanılan kod Maryland'daki bir SMTP sunucusunun güvenlik duvarını kırmak için kullanıldı ve kullanıcı, Bob Gibbs adında birinin e mail hesabına giriş yapmış. Open Subtitles ،في وقتٍ متأخر من الليلة الماضية نفس الكود الذي استعمل لأختراق خادم مكتب التحقيقات الفيدرالي "تم أستعمالهُ لكسر "الحائط الناري على أحد خوادم بروتوكول إرسال البريد في ولاية (ماريلاند)
    Karamveer ile o gece geç saatlerde ne halt ediyorsun? Open Subtitles ماذا تفعلين بحق الجحيم مع كارامفير فى وقت متأخر من الليل؟
    Dün gece geç saatlerde yapılan bir baskınla devlet muhafazası altına alındı. Open Subtitles في وقت متأخر من الليلة الماضية عبر مداهمة قوية في منتصف الليل واضعته في رعاية الولاية.
    Burada yazana göre Samantha dün gece geç saatlerde kendisini bulan arkadaşlarıyla yemek yemiş. Open Subtitles يقول هنا أنه في وقت متأخر من الليلة الماضية حظت سامنثا بعشاء مع نفس الصديقتان
    O gece geç saatlerde vadideyken çığlıklarını duyduk, başımızı kaldırdığımızda biz izleyelim diye sırt tepelerinde kazığa geçirildiklerini gördük. Open Subtitles وفي اخر الليل ، وفي أسفل الوادي سمعناهم وهم يصرخون ونظرنا من أعلى الوادي لكي نستطيع رؤيتهم
    Bunun nedeni, belki gece geç saatlerde tüm sesler kaybolduğunda yatakta uzanırken etrafında kimse olmamasıdır. Open Subtitles هل هو ، ربما ، في اخر الليل عندما تخمد كل الضوضاء وانت مستلقي في سريرك و لايوجد احد حولك عندها ربما ستشعر بقليل من الخوف ؟
    Dün gece geç saatlerde bir adam Bowery Mission'a giriş yapmış ve cinayeti gördüğünü iddia ediyor. Open Subtitles رجل التحق بدار رعاية المشردين متأخرا ليلة البارحة و... ادعى أنه شهد على جريمة القتل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more