"gelecek vaat eden" - Translation from Turkish to Arabic

    • واعدة
        
    • الواعدة
        
    • مستقبل واعد
        
    Manga üyeleri içinde en çok gelecek vaat eden sensin. Şansın açık olsun. Open Subtitles لقد كنتِ واعدة جداً ، أتمني لكِ حظاً سعيداً
    Ancak gelecek vaat eden yeni ilaçlar oksijeni hemoglobine bağlı tutmak veya hasta hücreleri yumuşatmak gibi yeni yollara başvuruyor. TED إلّا أنّ أدوية واعدة جديدة بدأت تشقّ طريقها بطرق مبتَكرة، كإبقاء الأوكسجين مرتبطًا بخضاب الدمّ لمنع تحوّل الخلايا إلى منجليّة، أو تقليل القدرة الالتصاقيّة للخلايا المنجليّة.
    (Kahkaha) Şimdi, gelecek vaat eden pilot verilerimiz var. TED (ضحك) لدينا حالياً بيانات تجريبية واعدة حقاً.
    En çok gelecek vaat eden start-up'lara -ister erkek ister kadın tarafından yönetiliyor olsun- büyümeleri ve gelişmeleri için bir mücadele şansı verelim. TED دعونا نعطي الشركات الناشئة الواعدة بغض النظر أن كانت مدارة من قبل النساء أو الرجال، فرصة ليكافحوا وينمو
    Acı deneyiminin arkasındaki mekanizmaları henüz keşfetmeye başladık. Ancak gelecek vaat eden araştırma alanları var. TED لازلنا في بداية اكتشافنا للآلية التي تقف وراء الشعور بالألم، لكن هناك بعض المجالات الواعدة للبحث،
    Sen gelecek vaat eden iyi bir kimyacısın, gerçekten. Open Subtitles انظر، أنتَ كيميائي ممتاز ...حقاً مع مستقبل واعد
    gelecek vaat eden bir yeteneğiniz var. Open Subtitles أنتي ذات موهبة واعدة
    Bjork'la Florence and The Machine karşımı ve gelecek vaat eden yeni bir yetenek. Open Subtitles (إنها خليط من (بيورك) و (فلورينس ويلش وموهبة جديدة واعدة
    Cameron, harika bir programcı, aylar önce iyi bir üniversite diplomasını ve gelecek vaat eden bir kariyeri çöpe attı. Open Subtitles كاميرون), المبرمجة اللامعة), بعيدة أشهر من الحصول على شهادة جامعية و مهنة واعدة في البرمجة, تركت المدرسة,
    Mahoney, ne kadar da gelecek vaat eden genç bir doktorsun sen öyle. Open Subtitles (ماهوني)، أنتِ طبيبة شابة واعدة فعلاً
    -Mia gelecek vaat eden genç bir oyuncu. Open Subtitles -ميا) ممثلة شابّة واعدة جداً)
    Bir zamanlar biyomühendislikteki gelecek vaat eden kariyerim bitti. Open Subtitles ‫مسيراتى الواعدة فى الكيمياء الحيوية ‫قد انتهت,
    Darryl Van Horne, gelecek vaat eden ressam Roxie Torcoletti'nin sergisinde sizleri de görmekten mutluluk duyacaktır. Open Subtitles داريل فان هورن يدعوكم الى الحدث الفني الاكبر لهذا الموسم الذي يعرض الفنانة الجديدة الواعدة .. روكسي توركوليتي؟
    Bir zamanlar biyomühendislikteki gelecek vaat eden kariyerim bitti. Open Subtitles مسيرتي الواعدة ذات مرة في الهندسة الحيوية قد انتهت،
    gelecek vaat eden deneyler uygulandı... ..ama ne yazık ki program sonlandırıldı. Open Subtitles ما أفهمه هو أن هناك كانت بعض التجارب الواعدة يجري تنفيذها في البرنامج، و ولكن، للأسف، تم إغلاقها.
    Ve David'in, MIT'den çekirdek sermayeyle fonlanan ve gelecek vaat eden ilk sonuçları sayesinde, özel sektörden ve federal hükümetten büyük yatırımlar çekmeyi başardım. TED واستناداً على نتائج ديفيد الأولية الواعدة, التي دُفعت تكاليفها من خلال التمويل الأولي من معهد ماساتشوستس للتقنية، تمكنت من جذب انتباه كبرى صناديق تمويل البحوث من القطاع الخاص و الحكومة الإتحادية.
    Açıkça görülüyor ki gelecek vaat eden bir ilişkiniz var. Ama ben... Open Subtitles أعني، من الواضح أن لكما مستقبل واعد معاً ... لكن أنا
    O gelecek vaat eden davulcu Open Subtitles أنه طبال شاب ذا مستقبل واعد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more