Evet. Yani gelmek istersen ben de gideceğim. | Open Subtitles | نعم, أقصد, إذا أردت الذهاب فأنا سأذهب أيضًا |
Eğer yine gelmek istersen, senin için birkaç toplantı bakabilirim. | Open Subtitles | إذا أردت الذهاب مرة أخرى بإمكاني تدبر لقاء لك |
Eğer geceleyin bana gelmek istersen utanmayacağım, ve ne istersen onu yapacağım. | Open Subtitles | إذا أردت أن تأتي لي ليلاً لن أخجل سأفعل ما تأمرني به |
gelmek istersen saat 8'de başlıyor. Hepimiz inek sayılırız yani yabancılık çekmezsin. | Open Subtitles | إن أردت المجيء سيبدأ الحفل في الـ8 كلنا أشخاص متحضرين وستنسجم معنا |
Eğer gelmek istersen, bu gece bir parti var. | Open Subtitles | إذاً , هنالك حفلة الليلة إذا كنت تريد المجيء |
Sen de gelmek istersen dışarıda biraz dolaşacaktım da. | Open Subtitles | أم، كنت ذاهبا إلى الخروج للتجول إذا كنت تريد أن تأتي. |
Eğer buraya gelmek istersen kapı her zaman açık. | Open Subtitles | إذا أردت القدوم إلى هنا، فالباب مفتوح دائماً |
Tekrar gelmek istersen, beni önceden ara. | Open Subtitles | إذا أردتِ الحضور مرة أخرى، إتصلي بي قبلها. |
Sana numaramı vereyim ve ne zaman gelmek istersen, haber ver. | Open Subtitles | سأعطيك رقمي... وأخبرني متى ما أردت الذهاب... |
Sana numaramı vereyim ve ne zaman gelmek istersen, haber ver. | Open Subtitles | سأعطيك رقمي... وأخبرني متى ما أردت الذهاب... |
Elbette geleceğini ummuyordum, yorulduğunu biliyorum, ama gelmek istersen muhteşem bir gün olacak. | Open Subtitles | أعرف بأنك متعبة... ولكنه سيكون يوماً عظيماً إذا أردت الذهاب |
Tabii, bizimle gelmek istersen... | Open Subtitles | بالتأكيد، إذا أردت الذهاب معنا |
Biz yarın yine gidiyoruz, sen de gelmek istersen eğer. | Open Subtitles | سوف نذهب غدا اذا أردت الذهاب |
Bana gelmek istersen Chico'yu birlikte bekleyebiliriz. | Open Subtitles | إذا أردت أن تأتي إلى هنا ، ، إذا أردت المجيء إلى هنا يمكننا أن ننتظره معاً |
Onu götürmek istiyorum. gelmek istersen, birlikte gidebiliriz. | Open Subtitles | ،لو أردت أن تأتي يُمكننا أن نذهب سوياً |
gelmek istersen saat 8'de başlıyor. Hepimiz inek sayılırız yani yabancılık çekmezsin. | Open Subtitles | إن أردت المجيء سيبدأ الحفل في الـ8 كلنا أشخاص متحضرين وستنسجم معنا |
Gidip sanat binasında takılacağız, eğer gelmek istersen. | Open Subtitles | فنحن سنذهب لقضاء الوقت في مبنى الفن إذا كنت تريد المجيء. |
Hatta bu akşam Lejyon Sahasında da toplanılacak eğer gelmek istersen. | Open Subtitles | حتى ان هناك اجتماعا مساء اليوم في الفيلق الميداني... ... إذا كنت تريد أن تأتي. |
Bu gece balmumu yere gideceğim, gelmek istersen gel. | Open Subtitles | سأذهب إلى محل الشمع الرائع الليلة إذا أردت القدوم معي |
Yani gelmek istersen... | Open Subtitles | -لذا إن أردتِ الحضور ... -لا أسنطيع. |
Bu gece açık bir mikrofon şeyi var, eğer gelmek istersen... | Open Subtitles | يوجد اليوم نوع من المايك المتاح للجميع .. اذا أردتي المجيء |
Bazen akşam yemeğine gelmek istersen, sadece ikimizin olacağı, nasıl olacağını... birlikte görürüz. | Open Subtitles | إن كنت ترغب بالقدوم للعشاء في وقت ما فقط كلينا سنرى كيف ستصبح |