"gelmesine izin vermem" - Translation from Turkish to Arabic

• لن أدع
• لأسمح بأن

Küçük kızının güzel saçlarının bir teline zarar gelmesine izin vermem.
أنا لن أدع أي شخص يؤذي شعرة من رضيعتك الجميلة الصغيرِة

Sen istemediğin sürece başına bir şey gelmesine izin vermem.
لن أدع أي شيء يحدث لك إلا ما تريدينه

Christina, sana zarar gelmesine izin vermem, biliyorsun değil mi?
,(كريستينا) تعلمين, بإنني لن أدع أي أحد يؤذيك أبداً, حسناً؟

Başına bir şey gelmesine izin vermem. Söz veriyorum.
لن أدع أي مكروه يحل بك، أعدك بذلك.

Konuşturmak, eşyalarını aramak için onu tutuklattırmam gerekti ...ama ona asla zarar gelmesine izin vermem ...ona karşı olan hislerinin büyüklüğünü biliyorum.
الطبيبة النفسية النادلة. تحتّم أن أجعلها تُعتقَل لأفتّش مقتنياتها، وطبعًا ما كنت لأسمح بأن يمسّها أذى فإنّي أعلم بإنجاذبك العظيم نحوها.

Haddimi aştığım için affedin, Bayan Lily ama annenizin başına bir şey gelmesine izin vermem.
أعذريني للتحدث آنسة (ليلى)، ولكنني لن أدع مكروهاً يصيب أمكِ

Başına bir şey gelmesine izin vermem.
لن أدع شيئاً يحدث له

Merak etmeyin, Bay Mason. Başına bir şey gelmesine izin vermem.
لن أدع شيئاً يحدث له

Başına kötü bir şey gelmesine izin vermem.
لن أدع شيئاً سيئاً يحدث لك.

Başına bir şey gelmesine izin vermem.
لن أدع أي مكروه يصيبك.