"gençken" - Translation from Turkish to Arabic

    • صغيرا
        
    • شبابي
        
    • شابا
        
    • شابة
        
    • عندما كنت صغيراً
        
    • شبابه
        
    • شبابك
        
    • صغار
        
    • كنت شاباً
        
    • صغارا
        
    • أصغر سناً
        
    • يافعة
        
    • صغيرًا
        
    • سن المراهقة
        
    • كنت شاب
        
    Bana göre Emmet Ray, büyüleyici bir karakterdi. Gençken onun büyük bir hayranıydım. Open Subtitles بالنسبة لي راي كان شخصية ساحرة كنت من أكبر معجبيه عندما كنت صغيرا
    Gençken bayağı ilgi çekerdim, ama şimdi halime bak. Open Subtitles في شبابي كنت مثيرة للإعجاب، لكن انظر إلى حالي الآن
    Ben Gençken annem ve onun jenerasyonu hayatın kader tarafından belirlendiğine inanıyorlardı. TED عندما كنت شابا أمي وجيلها كانوا يؤمنون بأن الحياة مقررة بالقدر
    Ve sonra, Gençken değişime uğramış uzun ömürlü mutantı göreceksiniz. TED وبعد ذلك سوف تُشاهدون المُتحولة طويلة العمر عندما تكون شابة
    Sizi öyle dururken görünce, Gençken evimize gelen bir adamı hatırlattınız bana. Open Subtitles وقوفك بهذا الشكل، يذكّرني برجل إعتاد زيارتنا في البيت عندما كنت صغيراً
    Gençken, annesi ve üvey babası içerdeyken evi yakmakla tehdit etmişti. Open Subtitles يذكر في شبابه انهاً هدد والدته و زوجها بحرق المنزل عليهم
    Gençken gördüğün şey odur her şey çok yakın görünür. Open Subtitles هذا ما ترينه في شبابك كل شئ يبدو قريب جداً
    Kız kardeşlerin çok Gençken ayrıldı. Adeta ölümden kaçar gibi. Open Subtitles أخواتك غادرن نيو جيرسي و هن ما زلن صغار كنت لتعتقد أن هناك عقود جاهزة لهن في الخارج
    Gençken, babanın ve kardeşinin tarafını tutmak zorunda kaldığını biliyorum. Open Subtitles أعلم أنك مضطراً للوقوف مع أبوك وأخوك عندما كنت شاباً
    Gençken Jackson'da her şey ne kadar güzeldi, unuttun mu? Open Subtitles أتذكر كم كانت الأمور جيدة عندما كنا صغارا في جاكسون؟
    Ben Gençken büyükbaban da beni böyle kamp yerlerine getirirdi. Open Subtitles جدك اعتاد علي أخذي لنفس نوع المخيم عندما كنت صغيرا
    Ben Gençken Londra'da konserler verirdik ve bu konserlerin bazıları videoya alınmıştı. Open Subtitles عندما كنت صغيرا كنا نلعب في لندن قمنا بتسجيل بعض العروض هناك
    Gençken bayağı ilgi çekerdim, ama şimdi halime bak. Open Subtitles في شبابي كنت مثيرة للإعجاب، لكن انظر إلى حالي الآن
    O vapuru çoktan kaçırdım ben. Daha Gençken çok ciddi şekilde çalışmalıydım. Open Subtitles لقد فاتني القطار الآن كان علي أن أكون جادة أكثر عندما كنت في شبابي
    Bu kadar Gençken bunu anlaman mümkün değil. Open Subtitles عندما تكون شابا, لايمكنك ان تفهم هذه الأشياء,
    Ben Gençken insanları bu başbakan gibi sahiplenen başbakanları çalışmıştık. Open Subtitles عندما كنت شابة. درسنا رؤساء يمتلكون أشخاصاً مثل رئيسنا هذا.
    Gençken, bardak küçüktür, doldurması kolaydır. Open Subtitles عندما كنت صغيراً كان القدح صغير بحيث من السهل أن يمتلئ
    Henüz Gençken eğlenmek istiyorum. Open Subtitles ،لا أريد أن أُدفن هنا فالإنسان في حاجة لبعض المتعة أثناء شبابه
    Bütün hayatım boyunca Gençken sahip olamadıklarımı sana sağlamaya çalıştım. Open Subtitles أبدا لا تقول شبابك إنتهى. كلّ حياتي ضاعت للإعطاء
    Üçümüze de Gençken, dünyanın sihirle dolu olduğu öğretilmişti. Open Subtitles عندما كنا صغار اعتقدنا ان العالم ملىء بالسحر
    Ama belalı bir şampiyondum. Gençken gerçekten belalı bir delikanlıydım. Open Subtitles ولكنني كنت بطلاً مشاغباً لقد كنت تائهاً عندما كنت شاباً.
    Gençken bir kere daha olmuş olabilir, ama emin değilim. Open Subtitles ربما كانت هناك مرة اخرى عندما كنا صغارا ، ولكن لست متأكدا
    Dokuz yıl önce, ben daha Gençken ve 20 yaşındayken Beyaz Saray'da stajyerdim. TED كنت أصغر سناً منذ تسع سنوات، كان عمري 20 سنة، وكنت متدرباً في البيت الأبيض.
    Babanla çok Gençken tanıştım. Open Subtitles لقد قابلتُ و الدكِ عندما كنتُ يافعة جداً
    Çoğumuz, Gençken peri masallarını sevdik. TED كل واحد منا تقريبًا قد أحب القصص الخيالية عندما كان صغيرًا.
    Milattan sonra 129 yılında doğan Galen henüz Gençken tıp eğitimi almak için evden ayrılıp Akdeniz'e yol aldı. TED ولد سنة 129 ح.ع غادر جالين المنزل في سن المراهقة باحثاً عن الحكمة الطبية بمنطقة البحر المتوسط
    Gençken, babam beni yüksek çeliklerde çalıştırdı. Open Subtitles عندما كنت شاب أبي جعلني أعمل بالفولاذ العالي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more