Kantalup kavunları, genel bir hata ve hey... rahatlaman gerekiyor. | Open Subtitles | إنّه شمّام هذا خطأ شائع مهلاً ، يجب أن تسترخي |
Artritin sadece yaşlılarda görüldüğü genel bir yanılgı. | TED | إنه سوء فهم شائع أن التهاب المفاصل مقصور على كبار السن. |
Bu genel bir tıbbi terimdir. Duran kalbi çalıştırmak için bir acil durum programıdır. | Open Subtitles | إنه مصطلح طبى شائع عبارة عن خطوات سريعة لإستعادة ضربات القلب |
Federal yayın ajanslarının çalışmaları... hakkında genel bir soruşturma açılacaktır. | Open Subtitles | لإجراء تحقيقات عامة في كلّ ما يتعلق بعمليات الهيئات التنظيمية |
Eğer evrimi maddesel dünyanın içine çekebilirsek, genel bir evrim teorisi elde edeceğimizi öngörüyorum. | TED | لو أننا استطعنا توسيع مفهوم التطور ليشمل العالم المادى، فأنا أقترح أن تكون لدينا نظرية عامة للتطور. |
Ama, insanların hayatta pişmanlık duyduklarına daha genel bir biçimde bakınca, görüyoruz ki finansla ilgili kararlarımız listeye bile giremiyor. | TED | لكن تبين، عندما ننظر نظرة عامة إلى ما يندم عليه البشر فى الحياة، أتعلمون، قرارتنا الإقتصادية لا تؤخذ فى وجه الإعتبار. |
Bence paranın yeri hakkında genel bir fikri var, ama tam yerini bilmiyor. | Open Subtitles | أظنه يعرف مكان وجود النقود بوجه عام لكنه لا يعرف على وجه الدقّة |
Hükümetin katı savaş politikalarına karşı genel bir hoşnutsuzluk var. | Open Subtitles | هناك استياء شائع بسبب سياسة الحكومة المتعصبة للحرب |
Bu bir eş diğerinin kayıp olduğunu... bildirdiğinde sorulan çok genel bir sorudur. | Open Subtitles | .. هذا سؤال شائع دائما .. عندما يأتي رجل .. يبلغ عن فقدان زوجته |
Diğer yandan bu çift yumurta ikizleri ile kardeşler arasında bir farklılık var. Çift yumurta ikizleri için genel bir maruz kalma durumu söz konusu iken kardeşler arasında böyle bir şey söz konusu değil. | TED | و من ناحية أخرى، هناك فرق بين هذه التوائم غيرالمتماثلة و الأشقاء، باعتبار أن هنك تعرضات شائعة لهذه التوائم غيرالمتماثلة و التي ربما لا تكون مشتركة بشكل شائع بين الأشقاء لوحدهم. |
genel bir yanlış. Bu arada teşekkürler. | Open Subtitles | و هو خطأ شائع شكراً على أية حال |
Alçı, inşaatlarda kullanılan genel bir tiptenmiş. | Open Subtitles | اللاصق شائع الاستعمال في المنشآت |
Belki de genel bir görünüşüm vardır. | Open Subtitles | ربما لدي مظهر شائع |
Bu genel bir tıbbi terimdir. | Open Subtitles | إنه مصطلح طبى شائع |
Şimdi, biliyorum saatim bana tam olarak net saati belirtmiyor, fakat bu çiçek sayesinde genel bir fikre sahip oluyorsunuz. | TED | والآن, أعرف أن ساعتي لاتخبرك الوقت بدقة تامة, ولكنها تعطيك بالفعل فكرة عامة عن كيفية استخدام وردة. |
Bazen genel bir hikaye bir odak noktası üzerinden anlatılabilir. | TED | أحياناً باستطاعتك أن تخير قصة عامة بشكل مركز |
Gerçek şu ki, eğer sevmiyorsanız, o zaman sahtedir şeklinde genel bir kural vardır; eğer seviyorsanız, o zaman yapaydır. | TED | الحقيقة هي، هناك قاعدة عامة: إن كنت لا تحبها، فهي مزيفة. وإذا كنت تحبها، فهي خطأ. |
Pekala, bu yeni bilim türümüzü teknoloji üretmek için kullanacağımız genel bir yöntem var mı? | TED | إذن، هب أن لنا فرعا جديدا من العلم، هل من طريقة عامة لإستغلاله للحصول على التكنولوجيا؟ |
Tabii ki başka adaylar da var ama komik kedi resimlerini genel bir örnek olarak alabiliriz. | TED | بالطبع يوجد العديد من المرشحين، ولكن القطط الكوميدية تخدم كحالة عامة. |
Ama genel bir kural olarak, pasaklı zihinler cinayet işlemez. | Open Subtitles | لكن كقاعدة عامة العقول القذرة لا تَرتكبُ جريمة قتل. |
Emin değilim. Sanırım üm egzersizlerimi sorgulamalıyım, ve tüm oyunculukta genel bir şey. | Open Subtitles | لا أدري، أظن أنني أشكك في الأمر برمته التمرين، وأمر التمثيل ذلك بوجه عام |