Ve biz ülke genelinde yürüyoruz, harekete geçmek için sadece Kongre'yi beklemiyoruz; ki bu neredeyse deliliğin tanımı olurdu. | TED | ونحن نتحرك في جميع أنحاء البلاد، فنحن لا ننتظر فقط الكونجرس لكي يتصرف، سيكون هذا بمثابة ضرب من الجنون. |
Ve o günden bugüne, dünya genelinde televizyon, radyo ve dergilere konu olduk. | TED | ومنذ ذلك الحين، وأخبارنا منتشرة في جميع أنحاء العالم، على التلفاز والإذاعة والمجلات. |
Aslında kızların tüm şehirlerde erkekleri var tüm ülke genelinde. | Open Subtitles | تَبقي حَسناً البناتُ الرجالَ في المُدنِ في جميع أنحاء البلاد. |
Dünya genelinde jenerik sesleri kullanan milyonlarca insan var. Buna Amerikan aksanlı sesi kullanan Stephan Hawking de dahil. | TED | الآن، ملايين من البشر حول العالم يستخدمون أصواتًا عامة، ومن ضمنهم البروفسور هوكينغ، الذي يستخدم صوتًا ذا لهجة أمريكية. |
Dünya genelinde 1,5 milyarın üstünde insan silahlı çatışmaların içinde yaşıyor. | TED | يعاني أكثر من 1.5 مليار شخص حول العالم من صراع مسلح. |
Ülke genelinde sadece tek bir şeyi isteyen milyonlarca Yemen halkının dayanışması. | TED | ان التضامن الذي اعترى ملايين اليمنين عبر البلاد لا يطالب الا بشيء واحد هو التغيير |
Ve bununla da kalmadı bu olay Birleşik Krallık genelinde müzik kurumlarının bütün işlevini degiştirdi. | TED | الذي حدث كان هو أن تغير الدور الكلي للمؤسسات الموسيقية في جميع أنحاء المملكة المتحدة. |
Biz gerçekten bu kavramın dünya genelinde rağbet görmesini umuyoruz. | TED | نأمل و بشدة أن يُتَبنَّى هذا المفهوم في جميع أنحاء العالم. |
Kırsal Kenya ve Uganda genelinde 35.000 kişiye, aile başına tek seferlik 1.000 dolar para yolladık. | TED | أرسلنا أموالا نقدا إلى 35000 شخص في أنحاء القرى في كينيا وأوغندا على دفعات فردية بقيمة 1000 دولار للأسرة الواحدة. |
Dünya genelinde hükümetler de çok istekli. | TED | والحكومات في جميع أنحاء العالم طموحة جدا بهذا الخصوص. |
Dünya genelinde, yayınlarım 256 bölgede, 67 dilde yayınlanmaktadır. İzleyici kitlemiz 30 milyon kişidir. | TED | في جميع أنحاء العالم، يتم عرض برامجي في ٢٥٦ منطقة مستخدمين ٦٧ لغة لجمهور من ٣٠ مليون شخص. |
Fakat, zaten dışarıda, Amerika genelinde evlerdeki 300 milyon silahlara ne dersiniz? | TED | لكن ماذا بخصوص 300 مليون قطعة سلاح موجودة سلفاً في المنازل في جميع أنحاء أمريكا؟ |
Şu anlarda, dünya genelinde aniden uçan küpler belirmiş durumda. | Open Subtitles | ظهرت مكعبات فجأه ضخمه حول كل العالم السبب لازال مجهول |
Elbette dünya genelinde birçok şehirde bunlar var. | TED | وهو ما نلاحظه في الكثير من مدننا حول العالم. |
Onlar, toplum genelinde otizmin yaygınlığı çalışmasını başlattılar. | TED | قاموا بإجراء دراسة حول إنتشارمرض التوحد بين عموم الناس. |
Fakat deri tamamen iyileşmediğinden yara izleri dünya genelinde doktorlar için büyük bir sorun olmaya devam ediyor. | TED | ولأن الجلد لا يشفى بصورة كاملة فإن الندوب تبقي من القضايا التي تشغل الأطباء حول العالم |
Ama dünya genelinde yaptığım her bir seyahatte gezegeni süpüren daha da büyük bir güç görebiliyorum: bağlantısallık. | TED | ولكن بكل رحلة أقوم بها حول العالم، أرى قوة عظيمة تجتاح العالم : التواصل. |
Dünya genelinde birçok firma, aynı teknolojiyi sizler için, hayvan yetiştiricileri için ulaşılabilir yapmaya çalışıyorlar. | TED | حسنًا، العديد من الشركات حول العالم تعمل على جعل هذه التقنية متاحة لجميع الناس مثل مزارعي الخنازير، مثلكم. |
Bir defa bir orman yangınını takip etmek için ülke genelinde yolculuğa çıktı, bir hafta boyunca kamerası ile peşinden koştu. | TED | ذات مرة، سافر عبر البلاد ليتتبّع حريقًا في الغابة، لاحقه بالكاميرا لمدة أسبوع. |
Amerika Birleşik Devletleri genelinde, birçok kurumda sıklıkla yaşanan ve kurumlara hiçbir sorumluluk doğurmayan cinsel şiddet ve tacize yönelik sosyal farkındalık artıyor. | TED | عبر الولايات المتحدة، هناك وعي اجتماعي متزايد بأن العنف الجنسي والتحرش هي أمور شائعة جداً داخل مؤسساتنا المختلفة، وتحدث غالباً بدون أي مساءلة. |
Dünya genelinde 27 milyon insan görme engelli, ve 127 milyon kişi görme bozukluğundan şikayetçi. | TED | 37 مليون في أرجاء العالم هم من المكفوفين، و أيضا 127 مليون آخرين يعانون من تلف في البصر. |
Ülke genelinde %29 oranında, Georgia'da ise ondan bile fazla. | Open Subtitles | ..أو للتمليك في الإطارات تسعة وعشرين بالمئة على الصعيد الوطني وأكثر من هذه النسبة في ولاية جورجيا |
Uzun zamandır tanıdığım birini ülke genelinde aramam baya ironik. | Open Subtitles | ما يدعو للسخرية، هو أن الأمر تطلب بحثاً على المستوى الوطني لينتهي بإيجاد شخص عرفته لوقت طويل |