"gerçeği biliyoruz" - Translation from Turkish to Arabic

• نعرف الحقيقة
• نعلم الحقيقة
• يعرف الحقيقة
• نعرف الحقيقه

Ama sen ve ben ikimiz de gerçeği biliyoruz, değil mi, ufaklık?
، لكن كلانا فقط، من نعرف الحقيقة أليس كذلك، أيها الفتى الصغير؟

Süslü diliyle ve pahalı kürsüleriyle aklımızı karıştırmaya çalışıyor ama gerçeği biliyoruz.
هو يريد أن يشوشنا بلغته الأنجليزية الراقية وبمنصته الغالية. لكننا نعرف الحقيقة.

Ama geri dönemeyiz, Duo. Artık gerçeği biliyoruz.
لكن نحن نلانستطيع الرجوع، دوو نحن نعرف الحقيقة الآن

Bunun bilgiden fazlası olduğunu düşünüyorum. Ama biz gerçeği biliyoruz.
شخصياً ، أعتقد أن الأمر يتعلق أكثر بالمعرفة لكننا نعلم الحقيقة

iVe şimdi gerçeği biliyoruz, bir seçim yapmak/var.i
و الآن بينما نعلم الحقيقة لدينا خيار لاتخاذه

Senin çoğu yandaşını sana karşı çevirmeyi başardım ama ikimiz de gerçeği biliyoruz.
لقد حولت اخلص اتباعك ضدك ولكن كلانا يعرف الحقيقة

Kötü bir durum, biliyorum ama en azından gerçeği biliyoruz, değil mi?
قصّة حزينة ، أعلم لكن على الأقل نحن نعرف الحقيقة ، صحيح ؟

Mühür ile devam edebilir gibi yaptığını biliyorum ama sen ve ben gerçeği biliyoruz.
إسمع, أعلم أنه يتظاهر أن بإمكانه التحكم بالعلامة لكن أنا و أنت نعرف الحقيقة

Ama ikimiz de acı gerçeği biliyoruz.
لكن أنا و أنت نعرف الحقيقة القاسية

gerçeği biliyoruz ve yapabileceğimiz hiçbir şey yok. - Belki onu ikna edebilirim.
نعرف الحقيقة ولا يمكننا فعل شيئ

Kız kardeşim ve ben gerçeği biliyoruz..
{\cH2BCCDF\3cH451C00}أنا و شقيقتي نعرف الحقيقة

Erkekler bizden korkuyor çünkü biz gerçeği biliyoruz!
زرع الرعب في المذكر لأننا نعرف الحقيقة.

En azından şimdi gerçeği biliyoruz.
لكن على الأقل نحن نعرف الحقيقة الآن.

- Ama sen ve ben, gerçeği biliyoruz.
و لكن أنا و أنت, نعرف الحقيقة أحقّاً ؟

En azından şimdi, acı gerçeği biliyoruz.
على الأقل الآ، , نعرف الحقيقة المُرة

Hatırla sadece, ikimiz de gerçeği biliyoruz.
. فقط تذكري ، أنت و أنا نعلم الحقيقة

Ama artık gerçeği biliyoruz, değil mi?
ولكننا نعلم الحقيقة الان اليس كذلك

Hepimiz gerçeği biliyoruz. Sen bir bok parçasısın.
كلنا نعلم الحقيقة, انت حثالة

Belki polis bunun bir kaza olduğunu düşünüyor ama sen ve ben gerçeği biliyoruz.
قد تقول الشرطة أنه حادث، لكن كلانا يعرف الحقيقة

Ve şimdi ikimiz de birbirimiz hakkıdaki gerçeği biliyoruz.
والآن بات كلانا يعرف الحقيقة حيال بعضنا البعض

Çünkü içimizde bir yerlerde, ikimizde gerçeği biliyoruz.
‫لأنه في مكان ما في أعماقنا ‫كلانا يعرف الحقيقة

Artık tüyler ürpertici gerçeği biliyoruz, kazanın başlangıcına kadar araştırdık.
الان نعرف الحقيقه التي انتظرناها منذ وقوع الحادث