gerçek bir ilişki içinde olmaktan korkuyorsan o zaman birinin içinde olma. | Open Subtitles | إذا كنت خائف من علاقة حقيقية فلا تكن في واحدة |
Sen hayatında kimseyle gerçek bir ilişki kurmadın ki. | Open Subtitles | لم تكن لك اى علاقة حقيقية مع اى احد طوال حياتك |
Bu gerçek olabilir ve gerçek bir ilişki yaşamayı bilmiyorsun. | Open Subtitles | هذا يمكن أن يكون حقيقيا ، وأنت لا تعرفين كيف تجعلين اي علاقة حقيقية |
gerçek bir ilişki istediğimden bundan kaçınıyorum. | Open Subtitles | اترى، لقد كنت في علاقة حقيقية واحدة وأنا أفسدتها |
Esaslı bir centilmen ile gerçek bir ilişki yaşamak Spagetti'nin yanında yenilen bir yemek adı verilmemiş birisi. | Open Subtitles | علاقة حقيقية مع رجل نبيل أصيل لم يسمى تيمنا بصحن الجانبي للسباغيتي |
Bazen gerçek bir ilişki bulacağımdan şüphe ediyorum. | Open Subtitles | أتساءل أحيانا ما إذا كنت سأحظى في علاقة حقيقية يومًا |
İnsanlara istedikleri her şeyi yapabileceklerini söyleyen bir toplumla düşük özgüven arasında gerçek bir ilişki vardır. | TED | هناك علاقة حقيقية ... علاقة حقيقية بين مجتمع يخبر الناس ان بامكانهم فعل اي شيء .. ووجود ظاهرة قلة الثقة بالنفس فيه |
Hayatımda ilk kez gerçek bir ilişki yaşıyorum. | Open Subtitles | للمرة الاولى انا في علاقة حقيقية |
Bunlar olmadan önce gerçek bir ilişki istiyorum. | Open Subtitles | سَأُريدُ a علاقة حقيقية قَبْلَ أَنْ ذلك تَحْدثُ - |
Ve ben de son beş yıldır gerçek bir ilişki yaşamadığın hususunda seni sinirlendirdiğim için özür dilerim çünkü ben tuhaflıklarına ve sert yapına tahammül edebilecek tek kişiyim. | Open Subtitles | و أنا آسفة لأنني قلت أنك لم تحصلي على علاقة حقيقية طيلة السنوات الخمس الماضية لأنني الوحيدة التي أتحمل غرائبك و تقلب مزاجك |
Sonunda gerçek bir ilişki yaşıyorum. | Open Subtitles | أنا أخيراً في علاقة حقيقية مرّة أخرى. |
Gerçek bir erkekle gerçek bir ilişki kurman gerek. | Open Subtitles | تحتاجين إلى علاقة حقيقية مع رجل حقيقي |
Randevuya çıkmak istiyor, bu da demek oluyor ki, artık gerçek bir ilişki istiyor. | Open Subtitles | مما يعني انه يريد علاقة حقيقية , تعلمين |
Beni, gerçek bir ilişki bulmaya yönlendirdin. | Open Subtitles | لقد ارسلتني لإيجاد علاقة حقيقية |
Zeke, gerçek bir ilişki istiyorum. | Open Subtitles | زيك، أريد علاقة حقيقية |
gerçek bir ilişki yaşayan benim! | Open Subtitles | أتعرفين أنا أقيم علاقة حقيقية |
gerçek bir ilişki yaşıyorum. | Open Subtitles | لدي علاقة حقيقية الآن. |
gerçek bir ilişki ve çocuklara sahip olmak. | Open Subtitles | وجود علاقة حقيقية وأطفال ? |
Ama, Sarah, bu şeyi kafamdan çıkarmak istiyorum böylece eski hayatıma dönebilir ve gerçek bir ilişki yaşayabilirim. | Open Subtitles | سارة) لقد كنت أريد ان اخرج هذا الشيء من رأسى) لكى اعود لحياتى السابقة ويكون لى الحق فى علاقة حقيقية |
Sen gerçek bir ilişki yaşamıyorsun Lemon. | Open Subtitles | أنتِ لا تخوضين علاقة حقيقية |