"gerçek dünyadaki" - Translation from Turkish to Arabic

    • العالم الحقيقي
        
    • العالم الحقيقيّ
        
    Hedefim, gerçek dünyadaki kurumsal taleplerin üstesinden gelebilecek öğrenciler yetiştirmek. Open Subtitles هدفي بأن أخرج طلاب يستطيعون تنظيم رغباتهم في العالم الحقيقي
    Onlar gerçek dünyadaki olayları sanal dünyadan onurlandırıyorlar. TED الاسبوع المقبل. وهي تكريم في العالم الحقيقي لاحداث في العالم الخيالي
    gerçek dünyadaki risk yönetimi ya da bir departman yönetimi hakkında hiçbir şey bilmiyor. Open Subtitles عن العالم الحقيقي لتقدير المخاطرة أو عن ادارة قسم يتعلّق بهذا الأمر
    YP'larımız sıfıra indiği zaman gerçek dünyadaki beyinlerimiz— Open Subtitles في اللحظة التي يسقط فيها مؤشّر الحياة إلى الصفر —فدماغك في العالم الحقيقيّ سوفـ
    gerçek dünyadaki sorunlarımı buraya taşımam çok yanlış. Open Subtitles من قلة الأدب إحضار مشاكل العالم الحقيقيّ إلى هنا
    Ve gerçek dünyadaki gibi dükkanımızı koruyacağız. Open Subtitles مثل محل أطعمه، وكما في العالم الحقيقي يجب أن نحرس محلنا
    gerçek dünyadaki beceriksiz burada da mı beceriksiz oldu? Open Subtitles واحزروا ماذا؟ ماذا، انت مجرد فاشل في العالم الحقيقي
    Mezun olduktan sonrasına kadar değil sadece, gerçek dünyadaki gibi ucuzlamamış bağlar kurmanın ne kadar zor olduğunu farkettim. Open Subtitles لم يكن حتى بعد أن تخرجت الكلية أدركت مدى صعوبة كان بالقرب من المستندات هذا يغلق العالم الحقيقي
    Bu suçluluk duygusunun görsel çevreden kaynaklandığını ve bunun gerçek dünyadaki insanlarda daha yüksek ahlaki değerler sağlayarak dünayayı yaşanabilir bir yer yapıp yapmayacağını anlamak istiyoruz. Open Subtitles لقد أردنا أن نرى إذا كان هذا الشعور بالذنب الذي انتزع من البيئات الافتراضية يمكن أن يدفع الناس للتفكير بشكل أكثر حول الأخلاق في العالم الحقيقي
    gerçek dünyadaki insanlar devrildiğini görmek isterler. Open Subtitles الناس في العالم الحقيقي تميل إلى نخذلكم.
    Şöyleki, gerçekten, işlemlerimizin büyük bir kısmı Benjamin'in belirmek zorunda olduğu tüm yerlerde bir ışıklandırma ortamı yaratmaktı, böylece Ben' in kafasını herhangi bir sahneye koyabilirdik ve bu gerçek dünyadaki diğer aktörlerin üzerinde kullanılan ışıklandırmayla birebir örtüşürdü. TED فإن جزءا كبيرا من عملياتنا كان عبارة عن خلق بيئة للإضاءة في كل موقع كان على بنيامين أن يظهر فيه حتى نتمكن من وضع رأس بنيامين في أي مشهد وأن تتطابق تماما مع أي إضاءة مع أي ممثل آخر في العالم الحقيقي.
    Biz gerçek dünyadaki tüm kız vardır. Open Subtitles نحن كلنا شقيقات في العالم الحقيقي
    'Asıl tuhaf olan şey matematik daha soyut ve zor hale geldikçe, 'gerçek dünyadaki uygulama alanlarının artması. Open Subtitles الأمر الغريب أنه كلما زاد تجريد وتعقيد الرياضيات أكثر، كلما بدا لها تطبيقات أكثر في العالم الحقيقي. تتخلل الرياضيات الآن كل جانب من جوانب حياتنا.
    Benim gerçek dünyadaki gözlerim ve kulaklarım haline geldi. Open Subtitles أصبح عيوني وآذاني في العالم الحقيقي
    Burada yaptıkların gerçek dünyadaki bedenini etkiler. Open Subtitles سوف تؤثر على جسمك في العالم الحقيقي
    gerçek dünyadaki ahlak anlayışına bağlı kalamayız. Open Subtitles أخلاقيات العالم الحقيقي
    Fakat eğer bir gün teknolojide muazzam bir gelişme olursa gerçek dünyadaki duyuların çoğunu almamız mümkün olacaktır. Open Subtitles ولكن إن كان هناك اختراقٌ كبيرٌ في التكنولوجيا في يومٍ ما وكان بوسعنا ... استقبال كمية كبيرة من المعلومات الحسية في العالم الحقيقي
    gerçek dünyadaki kokunu kopyalamak oldukça zordu. Open Subtitles صنع رائحة مماثلة لخاصتك من العالم الحقيقيّ كان صعبًا
    Korku testi yasaldır. gerçek dünyadaki koşulların benzerini yaratır. Open Subtitles -بل مشروع ويحاكي أوضاع العالم الحقيقيّ
    Korku testi yasaldır. gerçek dünyadaki koşulların benzerini yaratır. Open Subtitles -بل مشروع ويحاكي أوضاع العالم الحقيقيّ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more