Gizli siber zorba olarak bilinen Roxy'nin gerçek kimliğini açıklamak benim için eşsiz bir zevktir. | Open Subtitles | سيكون من دواعي سروري أن أقدم حامل الهوية الحقيقية للمتنمر المجهول المعروف بـــ روكسي |
Yoksa gerçek kimliğini gizlemek için ucuz numaralara mı başvuruyorsun, Ra's? | Open Subtitles | أو خدع رخيصة "لإخفاء الهوية الحقيقية يا "راس |
Şu an Hong Kong'da senin gerçek kimliğini bilen tek kişiyim. | Open Subtitles | أنا الوحيد في هونغ كونغ الذي يعرف هويتك الحقيقية الآن |
Şu an Hong Kong'da senin gerçek kimliğini bilen tek kişiyim. | Open Subtitles | أنا الوحيد في هونغ كونغ الذي يعرف هويتك الحقيقية الآن |
Çünkü milyonlarca insanın önünde onun gerçek kimliğini bilen tek kişi olduğunu söyledin. | Open Subtitles | لأنك أعلنت للتو أمام ملايين الناس بأنك الشخص الوحيد الذي يعرف هويته الحقيقية |
Kısa süre önce keşfedilen kanıtlar bu kahramanın gerçek kimliğini aydınlatıyor. | Open Subtitles | اكتشف مؤخراً دليل آثرى يُسلط الضوء على هويته الحقيقية |
Kahramanın gerçek kimliğini saklar... | Open Subtitles | يمكنه إخفاء الهوية الحقيقة للبطل |
Eğer Harika Beyaz, Çekiçbaşlı ile burada buluştuysa birileri onun gerçek kimliğini biliyor olabilir. | Open Subtitles | هل الأبيض العظيم قابل هامرهيد " هنا " هذا يمثل سبباً لشخص يعرف هويته الحقيقة |
Lexy'nin gerçek kimliğini biliyor musun? | Open Subtitles | هل نعلم .. آه الهوية الحقيقية لليكسي ؟ |
Oh, belki de bizim katil olmaya çalışan şahsın gerçek kimliğini biliyordur. | Open Subtitles | ربما أنه يعرف الهوية الحقيقية للقاتل |
Lindsay evsiz adamın gerçek kimliğini öğrenir. | Open Subtitles | تكتشف (لينزي) الهوية الحقيقية لرجلها المشّرد |
Tüm yaptığım gerçek kimliğini öğrenmek ve dünyanın sonu gelmiş gibi davranmak. | Open Subtitles | ، الذي فعلته كشف هويتك الحقيقية وجعلك تتصرف كأنها نهاية العالم |
- gerçek kimliğini kabullen. - Herkesin ertelediği şeyler vardır. | Open Subtitles | تقبلي هويتك الحقيقية - حسنا ، الكل لديه مكبوتات - |
Kıymetli birkaç insan senin gerçek kimliğini biliyor. | Open Subtitles | عدد قليل من الناس الثمين معرفة هويتك الحقيقية. |
Adam, gerçek kimliğini bilen tek kişiyi ortadan kaldırdı. | Open Subtitles | ليقضي على الشخص الوحيد الذي يعرف هويته الحقيقية. |
gerçek kimliğini, güya korumak zorunda olduğu herkesten saklamak. | Open Subtitles | إخفاء هويته الحقيقية عن الجميع بإفتراض أنه يهتم بهم |
Onu tanıdığım onca yıl boyunca gerçek kimliğini hiçbir zaman bulamadım. | Open Subtitles | وفي جميع السنوات التي عرفته بها لم أتمكّن أبداً من كشف هويته الحقيقية |
- Çocuk demişken, Sue Sylvester ya sana bebeğinin ünlü babasının gerçek kimliğini bildimi söylersem? | Open Subtitles | بالحديث عن الأطفال، (سو سيلفستر) ماذا لو أخبرتك أني أعرف الهوية الحقيقة لوالد إبنتك المشهور؟ |
Elindekini açarsan, onun gerçek kimliğini öğrenebileceksin. | Open Subtitles | إذا فتحته ستعرف هويته الحقيقة |
Dona Maria hayatında ilk kez gerçek kimliğini ortaya koyma cesareti bulmuştu. | Open Subtitles | و لأول مرة كانت دون ماريا لديها الشجاعة لتواجه هويتها الحقيقة |
Ve senin gerçek kimliğini öğrenmek istiyorsam... ailen... gerçek aile geçmişin... bu çok önemli. | Open Subtitles | وإن كنت أريد الوصول إلى حقيقتك إذاً، أعتقد أن تاريخ عائلتك تاريخ عائلتك الحقيقي |
Son görüşmemizden sonra, patronunuzun gerçek kimliğini keşfetmiş bulunmaktayım. | Open Subtitles | منذ محادثتنا الأخيره و أنا أعلم حقيقة شخصية صاحب العمل الذى تعمل معه |
Yoksa Roma'ya gerçek kimliğini geri veren İmparator olarak mı? | Open Subtitles | أم سأكون الأمبراطور الذي أعاد لـ(روما) نفسها؟ |