| Ben kraliçenin gerdanlığını bunun, Gun Master G9 çantasına saklamıştım. | Open Subtitles | انا خبأت قلادة الملكة في بيت هذا في الحقيبة |
| Digger ile birlikte onun diğer yarısını bulamaman gerçekten kötü, ve de Klopatranın kayıp gerdanlığını. | Open Subtitles | من المؤسف أنكم لم تتمكنوا من العثور على النصف الآخر وفقدتم قلادة كليوكاترا |
| Kloketra'nın gerdanlığını bulmak tarihteki en büyük arkeolojik bulgulardan birisi olacak. | Open Subtitles | العثور على قلادة كليوكاترا سيكون من أعظم الاكتشافات في التاريخ |
| ..biz kraliçenin gerdanlığını çaldık. | Open Subtitles | لاننا سرقنا قلادة الملكة هل فهمت |
| Kraliçenin gerdanlığını sakladığım kişinin evi.. | Open Subtitles | الشخص الذي خبأت قلادة الملكة في بيته |
| Annemin gerdanlığını bile takabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك حتى ارتداء قلادة أمي |
| Annemin gerdanlığını takmayacak mıydın? | Open Subtitles | ألم تكوني سترتدين قلادة أمي ؟ |
| Ölü annemin gerdanlığını rehine mi verdin? | Open Subtitles | رهنتِ قلادة أمي المتوفاة ؟ |
| Bu inanılmaz Bulgari inci gerdanlığını verdi. | Open Subtitles | "وأعطاني قلادة "بولغاري بعقد لؤلؤي ومعلق به حرف (بي)بالذهب |
| Şimdi o el yapımı Jane Seymour Açık Kalp gerdanlığını alamayacağım. | Open Subtitles | و الآن لن أحصل على قلادة ( جين سيمور ) القلوب المفتوحة المصممة يدويـاً |
| Birileri kraliçenin gerdanlığını çalmış. | Open Subtitles | شخص ما قد سرق قلادة الملكة. |
| Siz kraliçenin gerdanlığını mı çaldınız? | Open Subtitles | تسرقون قلادة الملكة |