Şimdi cephedeki askerler duymaları gereken şeyleri duyacak. | Open Subtitles | من الان وصاعدا , الرجال المقاتلين فى فيتنام سوف يسمعون ما يجب ان يسمعوه تحديدا |
Bu birleşme şeyi yüzünden... ..Tok'ra hakkında bilinmesi gereken şeyleri şimdiden biliyorum. | Open Subtitles | بسبب هذا الإندماج فأنا أعلم بالفعل كل ما يجب معرفته عن التوك-رع |
Yapılması gereken şeyleri yapma konusunda hep iyi olmuşsundur. | Open Subtitles | كنت دائماً جيد في فعل مايحتاج الأتمام |
Yapılması gereken şeyleri yapan bir hayalet. | Open Subtitles | شبح لازلت تقوم بفعل مايحتاج القيام به |
Hepimiz yolun sonuna varmadan... değişmesi gereken şeyleri değiştirecek. | Open Subtitles | فهو سيغير أشياء يجب أن تُغير قبل أن نموت جميعاً |
Ona herkesin bilmesi gereken şeyleri öğretiyorum. | Open Subtitles | أعلمه أشياء يجب أن يعرفها الناس كلها |
Çok uzun zaman önce öğrenmiş olması gereken şeyleri öğretti. Mesela: | Open Subtitles | تُعلّمه أشياء كان من المفترض ...قد تعلّمها منذ زمن طويل، مثل |
Çünkü ailelerin yapması gereken şeyleri asla yapmadılar. | Open Subtitles | حسنا أنهم لم يفعلوا ما يجب أن يفعلة الأباء |
Bazen hepimiz yapmamız gereken şeyleri yaparız. | Open Subtitles | لقد فعلتي ما يجب عليك فعله علينا فعل ما يتوجب علينا فعله أحيانآ |
Burada kaldığımıza göre, yapmamız gereken şeyleri yapalım. | Open Subtitles | بما اننا عالقون هنا فكرت فى ان نفعل ما يجب علينا فعله |
Yapılması gereken şeyleri yapacağım, benden nefret etseler de, beni sevseler de. | Open Subtitles | سأفعل ما يجب أن يُفعَل حتـى لـو جعـلهم هذا يكرهوني |
Güvende ol ki ben de yapılması gereken şeyleri yapabileyim. | Open Subtitles | اذهبي لبرّ الأمان , كي أتمكن من فعل ما يجب فعله |
Ama çalılıkların arkasına saklanan küçük meraklı kızlar bazen görmemeleri gereken şeyleri görür. | Open Subtitles | ...بالطبع البنات الصغيرات الفضوليات يَختفينَ وراء الأشجار أحياناً يرين اكثر مِنْ ما يجب رؤيته |
Yapılması gereken şeyleri yapma konusunda hep iyi olmuşsundur. | Open Subtitles | كنت دائماً جيد في فعل مايحتاج الأتمام |
Yapılması gereken şeyleri yapan bir hayalet. | Open Subtitles | شبح لازلت تقوم بفعل مايحتاج القيام به |
Ona herkesin bilmesi gereken şeyleri öğretiyorum. | Open Subtitles | أعلمه أشياء يجب أن يعرفها الناس كلها |
Satmamız gereken şeyleri satıyoruz. | Open Subtitles | إننا نبيع أشياء كان علينا ألا نبيعها |
En çok değer vermem gereken şeyleri ihmal ettim. | Open Subtitles | أهملت أشياء كان يجب أن اقدرها |