Akıllıca bir şey söylemem gerekiyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | آشعر بإنه ينبغي علي آن اقول شيئاً ذكي |
Akıllıca bir şey söylemem gerekiyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | آشعر بإنه ينبغي علي آن اقول شيئاً ذكي |
Burada doğru şeyi yapıp sana şunu söylemem gerekiyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أوكيه ,أشعر أنني يجب أن افعل الشئ الصحيح وأخبرك بأن |
Size baska bir süveter almam gerekiyormuş gibi hissediyorum! | Open Subtitles | أشعر أنني يجب أن تحصل على سترة آخر. |
Hakkında bir şey bilmiyorum ama öğrenmem gerekiyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | لا أعرف أي شيء عنك ولكن أشعر أنه يجب أن أعرف. |
Peki ama ben yapmam gerekiyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | حسناً، حسناً، أشعر أنه يجب علي ذلك، لذا... |
Dur, sana yardım etmem gerekiyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | مهلاً, انتظرى أشعر أنه يتوجب على مساعدتك هنا |
Buraya geldiğimiz her seferinde yolumu bulmak için ekmek kırıntıları bırakmam gerekiyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | حيث يستعمل بشكل متواصل إحالات "لقصة "هانسيل وجريتل أشعر أنني يجب أن أترك فتات الخبز لأعرف طريق العودة |
Yaptığım işi seviyorum tabii ama yeni bir macera bulmam gerekiyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أعني، أحب ما أعمل به لكنني أشعر أنه يتوجب علي أن اجد تحدياً جديداً |