Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Seninle açık konuşacağım. Kredi başvurunu geri çevirmek zorundayız korkarım. | Open Subtitles | سأكون صريحاً معك، أخشى أننا مضطرين لرفض قرضك |
Ama su anda adamı geri çevirmek için iyi bir nedenim yok. | Open Subtitles | لكني ما كان عندي سبب جيد لرفض المهمه الآن |
Engellenemeyen bazı durumlardan dolayı geri çevirmek zorundayım. | Open Subtitles | اضطررت لإلغاء المهمة بسبب ظروف لا سبيل لاجتنابها |
Böyle bir daveti geri çevirmek zor, değil mi? | Open Subtitles | من الصعب أن ترفض دعوة كهذه, صحيح؟ |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
Şimdi bu aptal, geçmişe dönüp Aku'nun hakim olduğu geleceği geri çevirmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن ينوي الغبي الرجوع إلي الماضي ويحل المستقبل الذي هو آكو |
O kadar parayı geri çevirmek için deli olman gerek. | Open Subtitles | أنت يجب أن تكون مجنوناً لرفض كل ذلك المال. |
Benimle gitmeyi teklif etmen çok hoştu ama davetini geri çevirmek zorundayım. | Open Subtitles | لقد كان من الجميل منك ان تعرض علي مرافقتك لي لكن سأضطر لرفض دعوتك. |
Davetinizi geri çevirmek benim için oldukça zor. - Suzy, gel buraya. | Open Subtitles | تجعله بشدة جدا لي لرفض دعواتك. |
Adalind'in yaptıklarını geri çevirmek için ne yapmamız gerektiğini biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلم مالذي توجب علينا خوضه لإلغاء ماقامت به أدليند ؟ |
O da yaptıklarını geri çevirmek ve bana vücudumu vermek. | Open Subtitles | وهو أنك بحاجة لإلغاء ما فعلته ، وتعد إليّ جسدي، وسأكونسعيداً... |
Dansı geri çevirmek Küba'da kötü şans olarak görülür. | Open Subtitles | من الحظ السيء في كوبا أن ترفض الرقص |
Bu evliligi geri çevirmek istiyor musun? | Open Subtitles | هل تريد أن ترفض هذا الزواج؟ |