Maalesef Onderon'u geri almanın tek yolu silahlı mücadeleden geçiyor. | Open Subtitles | للاسف الطريقة الوحيدة لاستعادة اونديرون سوف تكون من خلال الصراع المسلح |
Cenneti Metatron'dan geri almanın tek yolu birleşmek. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لاستعادة الجنه من ميتاترون هو بان نكون يداً واحده |
Altını geri almanın tek yolu tüm binayı, tüm durumu içeriyor. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لإستعادة الذهب هو بإحتواء المكان كله، الموقع بأكمله. |
Kompozisyonumu geri almanın bir yolu var mı, bakar mısın? | Open Subtitles | هل يمكن أن تبحث عن أي طريقة لإستعادة خطابي؟ |
Kuzenin, Venezuelalılardan senin gaz haklarını geri almanın bir yolunu bulmaya çalışıyor. | Open Subtitles | ابن أخاك على وشك أن يكتشف طريقة لاسترجاع حقوقك من الفنزوليين |
Özgürlüğümüzü geri almanın tek yolu savaşmak değil. | Open Subtitles | الحرب ليست هى الطريقة الوحيدة لنستعيد حريتنا |
Fiziksel Dünya'yı geri almanın vakti geldi. | Open Subtitles | أنه الوقت لأستعادة السيطرة على العالم المادي |
Seçeceğim tek şey oğlumu geri almanın en iyi yolu olacak. | Open Subtitles | الأمر الوحيد الذي عليّ اختياره هو الطريقة الفضلى لاستعادة ابني |
Oğlunu en hızlı şekilde geri almanın tek yolu büyük fidyeyi ödemek. | Open Subtitles | دفع فدية هي الطريقة الأسرع لاستعادة ابنه |
Hayatımı geri istiyorum, ve bilgisayarınla olan ilişkine yeni bir isim vermen, seninkini de geri almanın zamanı geldi. | Open Subtitles | أريد أن تعود حياتي لما كانت عليه وبالنظر لهذه العلاقة الجديدة مع الحاسوب الخاص بك إنه الوقت لاستعادة حياتك أيضا |
Birlikte güçlerimizi geri almanın yollarını arıyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يجرون تجارب لاستعادة قوانا |
Ama Chuck o oteli senden geri almanın yolunu bulacak. | Open Subtitles | لكنه سيجد طريقة لاستعادة ما سرقته. |
- Şehri geri almanın bir yolu olmalı. | Open Subtitles | يجب ان تكون هناك طريقة لاستعادة المدينة |
Çocuğu geri almanın tek yolu... | Open Subtitles | الفرصة الوحيدة لإستعادة الطفل ... هى هذا |
Evet, ama galiba o Halston elbiseyi Elle'den geri almanın yolunu buldum. | Open Subtitles | اعلم ذلك، لكنني اعتقد انني عثرت على طريقة.. لإستعادة فستان "هالستون" من "Elle" |
Aşıları geri almanın yolunu düşünüyorum. | Open Subtitles | سأجد طريقة لإستعادة اللقاح |
Bizim olanı geri almanın vakti geldi. | Open Subtitles | حان وفت لإستعادة مانملك |
Anlaşılan Excalibur'u geri almanın başka bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | يبدو أنّنا بحاجة لإيجاد وسائل "أخرى لاسترجاع "إكسكالبر |
John Ross güvende olduğuna göre Southfork'u geri almanın yolunu artık bulmak zorundayız. | Open Subtitles | إذن الآن (جون روس) بأمان علينا البحث على طريقة "لاسترجاع "ساوثفورك |
O zaman uçağı geri almanın zamanı geldi. | Open Subtitles | حان الوقت إذاً لنستعيد طائرتنا |
Günü geri almanın vakti geldi! | Open Subtitles | انه الوقت لنستعيد يومنا |
Fiziksel Dünya'yı geri almanın vakti geldi. | Open Subtitles | أنه الوقت لأستعادة السيطرة على العالم المادي |
Evet ama sen geri almanın bir yolunu bulursun. | Open Subtitles | اجل، لكنك ستكتشف طريقة لاسترجاعه. |