Ama sanki odada elle tutulur derecede bir gerilim var. | Open Subtitles | لكن، وكأنّ ثمّة توتّر ملموس في هذه الغرفة |
Ama sanki odada elle tutulur derecede bir gerilim var. | Open Subtitles | لكن، وكأنّ ثمّة توتّر ملموس في هذه الغرفة |
Jeopolitik olarak, ülkeler arasında gözle görülür şekilde artan bir gerilim var. | Open Subtitles | من الناحية الجيو سياسية يبدو أن هناك توتر في العلاقة بين الأمم |
Brennan, Sully'yi tek başına... yolladığından beri aralarında gerilim var... | Open Subtitles | هناك توتر منذ أن تركت برينان سولي يبحر نحو المغيب بدونها |
Havada elle tutulur bir gerilim var. | Open Subtitles | يمكنك أن تقطع التوتّر مع سكين زبدة |
Burada nasıl bir gerilim var öyle? | Open Subtitles | الوضع هنا ممل ويخامره التوتّر |