| Sanki Bay Spenalzo'yu yanımızda getireceğimizi biliyormuş gibi. | Open Subtitles | . أتعتقد أنه عرف أننا سنحضر السيد سبينالزو هنا |
| Onlara bir sonrakine iki düzine getireceğimizi söyle. | Open Subtitles | حسناً, أخبرهم اننا سنحضر دستتين فى الرحلة القادمة |
| Doug'u yarın sabah getireceğimizi söyle. | Open Subtitles | أخبرهم بأننا سنحضر دوج صباح الغد |
| Babasını eve getireceğimizi söyle. | Open Subtitles | اخبرها اننا سنجلب والدها الى المنزل |
| Hava temizleyicileri açarlarsa yiyecek ve su getireceğimizi söyledim ama bana saldırdılar. | Open Subtitles | قلتُ لهم إننا سنجلب الغذاء و الطعام إن أعادوا... إعادة تشغيل مرشحات الاوكسجين و لكنّهم هاجموني |
| Seni buraya getireceğimizi düşünmemiştin, değil mi? | Open Subtitles | أنت لم تفكر أننا قد نجلبك هنا، صحيح؟ |
| Seni buraya getireceğimizi düşünmemiştin, değil mi? | Open Subtitles | أنت لم تفكر أننا قد نجلبك هنا، صحيح؟ |
| Yemeği ve likörü bizim getireceğimizi söyle. | Open Subtitles | أخبريها أننا سنحضر الطعام والكحول |
| O bizim başka insanları mı getireceğimizi düşünüyor? | Open Subtitles | هل تظننا سنحضر أشخاصًا آخرين؟ |
| - Genç halini getireceğimizi sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت أننا سنجلب نسختك الأصغر |