Bize getirirler, biz de tamir eder tekrar geri göndeririz. | Open Subtitles | الزبائن يجلبون محرّكاتهم، نصلحها لتعمل من جديد. |
Tıka basa dolu kamyonlarla eve yaklaşırlar beraberlerinde pahalı antikalarını ve sıradan hayallerini getirirler. | Open Subtitles | يحملون أغراضهم في شاحنات للتحميل يجلبون معهم تحفهم الغالية وأحلام عادية |
Kuryelerimiz her zaman taş getirirler. | Open Subtitles | لدينا مبعوثين يجلبون الأحجار الكريمة طوال الوقت |
Yemek getirirler, saçlarını tararlar, ya da onu mutlu ederlerdi. | Open Subtitles | يحضرون لها الطعام أو يصففون شعرها أو يسعدونها |
Geceleri sevgililerini buraya getirirler ve partiler, sigara, içki, seks... | Open Subtitles | سوف يحضرون اصدقاءهم الرجال هنا بالليل .. .. حينها سيكون هنالك حفلات , سجائر , كحول , .. |
Doğru. Memlekette genellikle topu bana getirirler. Tamam. | Open Subtitles | نعم، لقد اعتدت أن يحضروا الكرة إليّ في السابق |
Yenilmemizi istedikleri zaman Harvard'dan özel ekip filan getirirler. | Open Subtitles | نعم، إن كانوا يريدون هزيمتنا، فيجب أن يستدعوا فرقة قوات هارفرد الخاصة أو ما يعادلهم |
Sadece bana bulaşıkları getirirler. | Open Subtitles | إنهم , كما تعلمين , يجلبون لي الصحون فحسب |
Bazen de arkadaşları arkadaşlarını getirirler. | Open Subtitles | بعض الأحيان أصدقائي يجلبون أصدقائهم وبعض الأحيان يجلبون أصدقاء أصدقائهم |
Bir yıldızdan gelen ışığı kullanırlar, dünyamıza enerji getirirler. | Open Subtitles | انهم يستخدمون الضوء من النجم، يجلبون الطاقة لعالمنا. |
Konuşacak konu olsun diye masaya bir şeyler getirirler hani hep. | Open Subtitles | يجلبون الأشياء إلى الطاولة لذا هل لديكم شيئا ما للتكلم حوله ؟ |
Konuşacak konu olsun diye masaya bir şeyler getirirler hani hep. | Open Subtitles | دائما هم حيث ما شيئا , مقبلات أو سوشي الطاولة إلى الأشياء يجلبون ؟ |
Ben aradığımda genellikle sabahın beş buçuğunda biraz yemek getirirler. | Open Subtitles | عندما أتصل، إنهم دوماً يجلبون بعض الطعام عند الساعة 5: 30 ليلاً. |
Ve bilgisizler ya geleceği getirirler ya da Aydınlık'ı bulurlar. | Open Subtitles | والجهلاء اما يجلبون المستقبل او يهتدون الى النور |
Dekore etmek için öğrencileri getirirler. | Open Subtitles | يحضرون أطفال من المدارس للقيام بكلّ التزيين |
Çim biçme makinelerimizi ödünç alırlar, bizimle okul toplantılarına katılırlar, bize güveçte ton balığı getirirler. | Open Subtitles | يقومون بإستعارة جزازات العشب خاصتنا يجلسون معنا في اجتماعات مجالس أولياء الأمور و الطلاب يحضرون لنا سلطات التونا |
Yiyecekleri geri getirirler ve larvaları beslerler. | TED | فإنهم يحضرون الطعام ليطعمونه لليرقات. |
Onlar içer, atlarını bizim çayırlara getirirler... ve güneye bufalo avına giderlerdi. | Open Subtitles | ... إنهم يشربون و يحضرون خيولهم إلى نَبعنا في طريقهم شمالاً لصيد الجاموس |
İskandinav mitolojisinde, Freyr perilerin hakimidir. Kötü ve iyi şeyleri getirirler. | Open Subtitles | كان فى علم الأساطير النرويجية فرير" هو حاكم "الجان" وكانوا" يحضرون الأخبار الجيدة والسيئة |
Bir evde ölüm olduğunda komşular yemek getirirler... hastalara ise çiçek taşırlar... arada da küçük şeyler getirirler. | Open Subtitles | الجيران يحضروا الطعام عند الموت .... والزهور عن المرض |
Yenilmemizi istedikleri zaman Harvard'dan özel ekip filan getirirler. | Open Subtitles | نعم، إن كانوا يريدون هزيمتنا، فيجب أن يستدعوا فرقة قوات هارفرد الخاصة أو ما يعادلهم |
Yarın gelmeyi dört gözle bekliyorlar, belki, küçük bir hediye getirirler size. | Open Subtitles | إنهم يتطلعون لزيارتك في الغد، ولعلهم سيجلبون معهم مفاجأةً صغيرةً لك. |