| Artık gevreğime süt koymaz oldum, hep sizin suçunuz. | Open Subtitles | انا لا اضع الحليب على حبوبي كثيراً وهو خطئك |
| - Ben gevreğime süt koymuyorum. - Ah, selam, tatlım. | Open Subtitles | انا لا أضع الحليب على حبوبي - نعم عزيزتي - |
| Gazetemi mi çalacaksın yoksa kahvaltı gevreğime çekirge falan mı koyacaksın? | Open Subtitles | هل ستسرق صحيفتي؟ أم ستضع حشرة الليل داخل حبوبي أو مثل ذلك؟ |
| Bazen mısır gevreğime çikolatalı süt koyarım. | Open Subtitles | -أحيانا كنت أضع اللبن بالشيكولاته على حبوب الذرة |
| Daha bu sabah Sheldon gevreğime badem sütü koymama izin vermedi çünkü teorik olarak kabuklu yemiş karmaşası olurmuş. | Open Subtitles | في صباح اليوم، (شيلدون) لم يسمح لي بسكب حليب اللوز على حبوب المكسرات و العنب قائلاً أنه صراع مكسرات نظري |
| Bütün portakallı gazoz mısır gevreğime döküldü. | Open Subtitles | كل الصودا البرتقالية انسكبت من حبوبي |
| Ve Deirdre sayesinde, mısır gevreğime kendi sütümden koyabiliyorum. | Open Subtitles | (وشكرا لــ(ديردر حتى انا حصلت من حليبي الخاص لأضعه في حبوبي |