Ben Sloan ve Gezginlerden bazılarıyla sizin bir kova kanınızı alırlarken tanışmıştın. | Open Subtitles | أنا (سلون)، وإنّك قد قابلتَ بعضًا الرحّالة حين أخذوا سطلًا من دمائك. |
Stefan ve Elena'yı Gezginlerden uzak tutman gerekiyordu. | Open Subtitles | حرى أن تخفي (ستيفان) و(إيلينا) عن الرحّالة |
Diyordum ki, hiç bahtsız Gezginlerden zorla para alan köprü altındaki trollerle ilgili hikayeyi duydunuz mu? | Open Subtitles | اناقلت، هل سمعت قصة عن المخلوقات الغول تحت الجسور التي تجمع الضرائب من المسافرين الغير محظوظين؟ |
Onlar hakkında okumaktan sıkıldım, ...Gezginlerden duymaktan bıktım. | Open Subtitles | أَنا مُتعِبُ مِنْ قِراءة عنه، سَمْع عنه مِنْ المسافرين. |
Görevimiz Rus Gezginlerden bir parçayı alıp test edilmesi için onu başka bir ekibe teslim etmekti. | Open Subtitles | حسنا، مهمتنا كان في اكتساب عنصر من المسافرين الروسي وتسليمها إلى فريق آخر للاختبار. |
Birinin Gezginlerden olup olmadığını nasıl anlıyorsunuz? | Open Subtitles | كيف يمكن التعرف على أحد هؤلاء "المسافرين"؟ |
Nasıl olur da hiçbir devlet biriminin bu Gezginlerden haberi olmaz? | Open Subtitles | وهل يعقل ألا تعرف أي من الإدارات الحكومية بهؤلاء (المسافرين)؟ |
Bu Gezginlerden biri misiniz? | Open Subtitles | هل أنت أحد هؤلاء "المسافرين"؟ |