1800'lerde Amerika'yı gezmiş Fransız bir gezgin. | Open Subtitles | إنه رجل فرنسي سافر حول أمريكا في القرن التاسع عشر |
Bilirsin seçkin, dünyayı gezmiş biri. | Open Subtitles | أتعلم؟ هو راقي... إنه رجل سافر حول العالم. |
- Dünyanın dört bir yanını gezmiş. | Open Subtitles | ـ لقد سافر إلى شتى أنحاء العالم. |
Haklısınız, bakın sizin gibi dünyayı gezmiş bir adam için uygun değil. | Open Subtitles | صحيح إنه مكان لا يليق برجل طاف العالم مثلك |
Tüm Ortadoğu'yu gezmiş. Müslüman Kardeşler ile bağlantısı var. | Open Subtitles | طاف الشرق الأوسط وكون علاقات مع أخوان مسلمين |
Tyler Fog ise para işlerinde Orta Doğu'nun bir çok yerini gezmiş durmuş, | Open Subtitles | (تايلور فوغ) هو مموّل العملية سافر كثيراً إلى الشرق الأوسط |
Tüm dünyayı gezmiş. | Open Subtitles | سافر إلى جميع أنحاء العالم |
Tüm dünyayı gezmiş. | Open Subtitles | سافر إلى جميع أنحاء العالم |