"gibi bir kızın" - Translation from Turkish to Arabic

• فتاة مثلك
• فتاة مثلي
• لفتاة مثلك
• لفتاة مثلي
• فتاة مثل
• بنت مثلي

Senin gibi bir kızın aşk acısı çekmesi fikrinden nefret ediyorum.
أكره فكرة أن فتاة مثلك عليها أن تدفع من أجل الحب.

Hayır, sadece senin gibi bir kızın böyle tehlikeli şeyler yapmasını düşündüm de.
كنت أتسائل إذا كانت فتاة مثلك يجب أن تفعل أشياء خطيرة مثل هذه

Benim gibi bir kızın ilginç bir erkekle tanışma fırsatı olmuyor.
فتاة مثلي لم يسبق لها مقابلة رجل مسلي من قبل

Benim gibi bir kızın Marshall Frost gibi bir herifle ne işi olduğunu?
ماذا تفعل فتاة مثلي مع شاب مثل مارشال فروست؟

Senin gibi bir kızın, birini yatağa atması ne kadar zor olabilir?
كيف يمكن أن يكون من الصعب لفتاة مثلك أن تحظَ برجل يشاركها الفراش؟

Senin gibi bir kızın dişinin kovuğuna gitmez.
سيكون بمثابة فنجان قهوة لفتاة مثلك

Benim gibi bir kızın kollarında iğne izleriyle bu çöplükte nasıl yaşadığı mı?
لفتاة مثلي أن ينتهي بها الأمر لتسكن في هذه القذارة؟

Onun gibi bir kızın benim gibi biriyle ilgilenmeyeceğine mi inanıyorsun?
ألا تظنين أن فتاة مثل تلك ستُعجب بشاب مثلي؟ انتِ مخطئة

Benim gibi bir kızın senin gibi bir adama ihtiyacı yok.
بنت مثلي لست بحاجة إلى رجل مثلك.

yanlış anlamayın ama, sizin gibi bir kızın böyle bir şey isstiyeceğin düşünemiyorum.
لا أقصد التطفل و لكني لا أتخيل فتاة مثلك تريد أن تفعل الكثير

Senin gibi bir kızın randevu için buralara kadar gelmesi bana garip geldi.
حسنا ، يبدو غريبا لي أنّ فتاة مثلك ستتبع فتى من أجل مواعدة

Sizin gibi bir kızın benim gibi biri için böyle birşey yapacağını kim düşünür ki?
إذا فكر أي أحد أن فتاة مثلك ستقدم على أي شيء كهذا من أجل رجل مثلي

- ...benim gibi bir kızın geleceğidir. - Unut bunu.
ـ مُستقبل فتاة مثلي هناك ـ انسيّ ذلك

Böyle kalabalık bir yerde benim gibi bir kızın karşısında sizin gibi iki erkek.
وبمكان مزدحم كهذا؟ فتاة مثلي مع رجلين مثلكم...

Bunu anlatmak benim gibi bir kızın verebileceği en zor karardı.
هو شيء صعب ,' تتخذه فتاة مثلي

Nasıl olur da senin gibi bir kızın hayatı böyle bir noktaya gelir?
-كيف لفتاة مثلك تنتهي في مكان كهذا؟

Benim gibi bir kızın, nasıl olup da kan revan içinde kalmış bir karavan ve tek kollu bir adamla Nevada Çölü'nün orta yerine geldiğini merak ediyor olabilirsiniz.
أنتم تتساءلون بالتأكيد كيف يمكن لفتاة مثلي (أن تصل هنا في آخر صحراء (نيفادا (مع قاتل دموي من قبيلة (وينباجو و رجل بذراع واحد

Benim gibi bir kızın buralara nasıl düştüğünü Nevada'nın bir ucunda bir Winebago kızılderilisi ve tek kollu bir adamla ne işi olduğunu merak ediyorsunuzdur.
أنتم تتساءلون بالتأكيد كيف يمكن لفتاة مثلي (أن تصل هنا في آخر صحراء (نيفادا (مع قاتل دموي من قبيلة (وينباجو و رجل بذراع واحد

Odette gibi bir kızın senin gibi az maaşlı bir adamla geçinmesinin ihtimali yoktu.
الآن فتاة مثل (أوديت)، لا يُمكن أن تكون سعيدة أبداً بالعيش براتب لا يتجاوز ستّة أرقام مثل راتبك.

Ne düşünüyordum ki? Lacey gibi bir kızın benim gibi bir eziği sevebilmesine imkân yok.
من المُستحيل أن تحب فتاة مثل (لايسي) شخصاً فاشلاً مثلي.

Benim gibi bir kızın senin gibi bir adama ihtiyacı yok.
بنت مثلي ليست بحاجة إلى رجل مثلك.