Tam aksiyon adamı, ama altın gibi bir kalbi var. | Open Subtitles | هو رجل الأفعال وليس الأقول لكن لديه قلب من ذهب |
Ben sana onun altın veya gümüş gibi bir kalbi olduğunu sorduğumuzu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أذكر يسأل عما إذا كان لديه قلب من الذهب أو الفضة. |
Biraz aptaldır ama altın gibi bir kalbi vardır. | Open Subtitles | إنّه أبله نوعاً ما، ولكن يمتلك قلب من ذهب، |
Altın gibi bir kalbi ve çelik gibi sinirleri vardır. | Open Subtitles | إنه شخص ذو قلب من ذهب وأعصاب من حديد |
Acımasız görünse de onun da altın gibi bir kalbi vardır. | Open Subtitles | هو يبدو حقيرا ولكن لديه قلب من ذهب |
O, dürüst, altın gibi bir kalbi var. | Open Subtitles | بسيط ولديه قلب من ذهب |
Woody'nin altın gibi bir kalbi olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | اعني , وودي " حصل على قلب من ذهب |
Ama altın gibi bir kalbi vardır. | Open Subtitles | ولكن لديها قلب من ذهب. |