- Şizofren gibi davranıyordu. - Şizofreni tepki vermez. | Open Subtitles | ـ كان يتصرف وكأنه مصاب بالفصام ـ انفصام الشخصية لا يظهر فجأة |
İçkiler ısmarlıyor, sanki her şeyin kralıymış gibi davranıyordu. | Open Subtitles | الذين يطلبون المشروب وكان يتصرف وكأنه ملك المكان |
Bu yer onunmuş gibi davranıyordu, çünkü soyadı şuradaki binanın üzerinde yer alıyordu. | Open Subtitles | كان يتصرف كأنه يملك المكان فقط لأن اسم عائلته على ذلك المبنى هناك |
O da bir komünistmiş gibi davranıyordu, ama daha sonra onun istihbarat amaçlı çalıştığı benim de ona yardımcı olduğum ortaya çıktı. | Open Subtitles | كان يتظاهر بأنه شيوعي لكن يتضح لاحقًا بأنه كان يعمل في الاستخبارات وأكون قد قمت بعرض كل شيء عليه |
Ama seni tanıyormuş gibi davranıyordu. | Open Subtitles | حسناً، لقد كان يتصرف كما لو أنه عرفك سابقاً |
Günler geçtiğinde sadece fareye benzemekle kalmıyor aynı zamanda fare gibi davranıyordu. | Open Subtitles | بعد أن كبر عدّة أيام، لم يكن يُشبه الفأر وحسب، بل يتصرف مثل الفأر أيضًا. |
Baban da baskıcıydı, mutfaktaki bir tanrı gibi davranıyordu. | Open Subtitles | وأباك كان مُستبداً ، أكان يتصرف وكأنه إله في المطبخ ؟ |
Gerizekalı seni, askerden geldiğinden beri... kabadayılar gibi davranıyordu. | Open Subtitles | ! هذا اللعين منذ أن ترك الجيش يتصرف وكأنه مجرم |
Her zaman savunmasız bir kurbanmış gibi davranıyordu. | Open Subtitles | أجل، أعتقد... انه دائماً يتصرف... وكأنه هو الضحية. |
Mickey tüm yerin patronu gibi davranıyordu, | Open Subtitles | لقد كان يتصرف وكأنه يملك المكان |
Her şey yolundaymış gibi davranıyordu, ama eskisi gibi olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | كان يتصرف كأن كل شئ على ما يرام ولكن لم يمكننى الجزم بانه كان نفس الشخص |
Eskiden yapabildiği şeyleri hala yapabilirmiş gibi davranıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يتظاهر أن بإمكانه فعل أي شئ كان يعتاد فعله |
Sanki yapmayı tasarladığı şey utanç verici bir şeymiş gibi davranıyordu. | Open Subtitles | كان يتصرف كما لو أنه .بصدد فعل شيء مُخجل |
Ostoss hem sizi terk ediyordu hem de, anlattığınıza göre kıskanç bir adam gibi davranıyordu. | Open Subtitles | ... أوستوس كان سيتركك ... و رغم ذلك بحسابك الخاص ... .كان يتصرف مثل الغيور المجنون ... |
Fakat diğer zamanlarda olduğu gibi gene başkasıymış gibi davranıyordu, | Open Subtitles | لكن مثل كل المرات يتظاهر بأنه شخص آخر |
Herbirimiz diğerleri yokmuş gibi davranıyordu | Open Subtitles | كل واحد منّا كان يتظاهر بأن الآخرين ليس لهم وجود |
Sanki hayatını o yönetiyormuş gibi davranıyordu, hayatının sona erdiğini ve hapse gideceğini söylüyordu, çünkü dürüst ve ahlaklı olmalıymış! | Open Subtitles | لقد كانت تتصرف كالقاضي على حياته بإخباره أنّ حياته قد إنتهت وأنه سيدخل السجن لأنها... لأنه عليها إظهار النزاهة والأخلاق |
Baba, götün teki akıllıymış gibi davranıyordu, hepsi bu. | Open Subtitles | ابي، بعض الهزّة كانت تتصرّف مثل رجل حكيمهذا كل شيء |
Sanki burayı çok iyi biliyormuş gibi davranıyordu. | Open Subtitles | وأخذ يطرق الباب كما لو أنه يعرف المكان جيداً |