"gibi değilim" - Translation from Turkish to Arabic

• لست مثل
• لستُ مثل
• لست مثلك
• لست كما
• لا أشبه
• لستُ مثلك
• ليس مثل
• بعكس
• لست مثلكم
• لستُ مثلكم
• لا أشبهك
• لستُ كما
• لستُ مثلهم
• لست مثله
• لست مثلهم

Daha önce seks işçiliği hakkında dinlediğiniz çoğu insan gibi değilim.
لست مثل بقية الأشخاص الذين سمعتموهم يتحدثون عن الدعارة من قبل.

- Tıpkı baban gibisin. - Ben onun gibi değilim.
ـ تماماً مثل والدك ـ أنا لست مثل هذا الوغد

Ben diğerleri gibi değilim şeytan! Beni duyuyor musun günahkâr?
أنا لست مثل الآخرين يا شيطان هل تسمعني أيها الأثِم؟

Sizin gibi değilim. Korkmadan yemek yiyebilirim.
أنا لستُ مثل بقيتكم بأمكاني الأكل من دون خوف

Ama ben senin gibi değilim, Dufton'da halan var, senin için neden zorluk çıkarmayayım?
لكنني لست مثلك أنت القادم من دوفتون لما سيكون علي أن أجعل الأمر صعباً ؟

Zor işleri de hâlâ yapabilirim ama artık eskisi gibi değilim.
لكننى مازلت صلباً عندما يتعلق الأمر بالعمل الجاد ولكننى لست كما كنت من قبل

Ben diğerleri gibi değilim. Ama o diğerleri bu yerde müşterileri memnun etmeyi başarıyor.
لم يؤدها احد من قبل انني لست مثل الآخرين

Daha önce kimse yapmadı. Ben diğerleri gibi değilim.
لم يؤدها احد من قبل انني لست مثل الآخرين

O günler geçti artık. Ben annem gibi değilim. Hayatımı yaşamak istiyorum.
أيامي المملة إنتهت لست مثل أمي , أنا أريد أن أستمتع

Hatun kaldırmaya çalışan diğer primatlar gibi değilim.
أنا لست مثل بقية هذه البشر البدائيون هنا.

Ben buradakiler gibi değilim, onlar tamamıyla akıl hastası!
انا لست مثل هؤلاء الرجال انهم معتوهين ملاعين

Benim o kadar büyük bir yardıma ihtiyacım yok çünkü diğer hastalarınız gibi değilim.
لست بحاجة إلى تلك المساعدة الكثيرة لأني لست مثل مرضاك الآخرين بالطبع أنتي كذلك

Ben her zaman nazik biriyim. Önümüze kıran şerefsiz gibi değilim.
أنا دائماً أحسن التصرّف ، لستُ مثل ذلك الأحمق الذي سقط على سيّارتنا

Ben iş adamıyım dostum, senin gibi değilim.
‫أنا في مجال الأعمال التجارية ، يا رجل ‫لست مثلك

-Ben eskisi gibi değilim. Hiçbir şey aynı değil. -Eskisi gibi olması için uğraşsan iyi edersin.
لست كما كنت ، لا شئ بقى كما كان الافضل ان تحاول لتكون كما كنت

Biliyorum farklıyım, diğer kızlar gibi değilim ama bu katil olduğum anlamına gelmez.
أعلم إنني مُختلفة، لا أشبه الفتيات الأخريات، لكن لا يعني إنني مُجرمة.

Teorik olarak elbette durum bu ama ben sizin gibi değilim!
من الناحيه النظرية، ربما، لكنني لستُ مثلك

Para ve evler için modası geçmiş filmler çeken o yönetmenler gibi değilim.
ليس مثل باقي المخرجين الذين يصنعون أفلامهم من أجل النقود والمنازل

Baban gibi değilim. Tahminim yaptığın her hatada sinirleniyordu.
بعكس والدك، والذي حسب ما أظن كان ينزعج من كل غلطة ترتكبها

Hayır, hiçbir şekilde droidler gibi değilim.
لا , انا لست مثلكم ايها الاليين على اية حال

Bu hani şu "tepegöz" lakaplı olan mı? Tuhaftır ki bu o değil, başka bir kardeş. Demek istediğim şu çocuklar, ben sizler gibi değilim, tamam mı?
لا، إنّه شقيقٌ آخر المقصد هو أنّني لستُ مثلكم يا رفاق مفهوم؟

Öncelikle Marty, ben senin gibi değilim.
أولا، مارتي أنا لا أشبهك علي الاطلاق

Ben ablam gibi değilim, kafam karışık değil.
لستُ كما أختي، لستُ مشوّشة إنّي أعلم ماهيّتهم

Ben sadece elçiyim, onlar gibi değilim!
لا أنا مجرد رسول أنا لستُ مثلهم

Bu beni ondan farksız kılar, ve ben onun gibi değilim.
, هذا سيجعلني مثله و انا لست مثله

Onlar gibi değilim. Buraya ait değilim.
انا لست مثلهم انا لا انتمي الى هذا المكان