Ama sidik karıncası kapı sövesinde oturur ve sidik gibi kokar. | Open Subtitles | ولكن هذه النملة فقط تجلس على مقبض الباب رائحتها مثل البول |
- Söyle hadi! - Gül gibi kokar! | Open Subtitles | قوليها ان رائحتها مثل الورود - |
Ketamin. Bulaşık deterjanı gibi kokar. | Open Subtitles | ان رائحتها مثل المنظفات. |
Mnemosyne Lilyum(Çiçeği) suyu gibi kokar, ama biraz daha pis kokulu hali.. | Open Subtitles | ماء ميناساين رائحته مثل الزنابق مع درجة مخففة من ماء الصرف الصحي |
Bana göre, soğuk bir sonbahar sabahında en iyi arkadaşınız Steve'le gökyüzüne uçarken, sıcak hava balonundan gelen yanmış propan gazı gibi kokar aşk. | Open Subtitles | بالنسبة لي، رائحته مثل البروبان المحترق من بالونة هواء ساخن تكون عائمة في السماء |
Mutlu insanların çoğu günün sonunda leş gibi kokar. | Open Subtitles | يَشتمُّ البعض مِنْ الناسِ الأكثر سعادةِ السماء العالية في نِهَايَة اليَوْمِ. |
Kendisi tıpkı gençliğin kaybolmuş bekâreti gibi kokar. | Open Subtitles | رائحتها تشبه رائحة العذرية التي فقدت في الصغر. |
Ama sidik gibi kokar. | Open Subtitles | ولكن رائحتها مثل البول |
Zafer gibi kokar. | Open Subtitles | رائحتها مثل... النصر |
Ya da fosjen, çok zehirlidir ve yeni biçilmiş çimen gibi kokar. | Open Subtitles | أو غاز الفوسفجين و هو غاز سام للغاية و تبدو رائحته مثل العشب |
Sülfür, çürük yumurta gibi kokar. | Open Subtitles | الكبريت رائحته مثل البيض الفاسد |
Mutlu insanların çoğu günün sonunda leş gibi kokar. | Open Subtitles | يَشتمُّ البعض مِنْ الناسِ الأكثر سعادةِ السماء العالية في نِهَايَة اليَوْمِ. |
Hayır,onlar beni rahatsızetmez, ve onlar ölüm gibi kokar. | Open Subtitles | الأزهار تسبب لي الغثيان رائحتها تشبه رائحة الموت |
Duvarlarda C.A.M fosfor adıyla bilinen bir kimyasal var kullanılmış kibrit çöpleri gibi kokar. | Open Subtitles | هناك مادة كيميائية تسمى "الفوسفور سي إي إم" موجودة على الجدار، رائحتها تشبه أعواد الثقاب المحترقة. |