Son birkaç hafta... annemle babam birbirlerini öldürecek gibiydiler. | Open Subtitles | الأسبوعان الماضيان أمي وأبي ظهروا كأنهم كانوا مستعدون لقتل بعضهم البعض |
Sanki beni üzerlerse neler olacağını görmek ister gibiydiler. | Open Subtitles | لقد كان كأنهم أرادوا أن يروا ماذا يحدث إذا جعلوني حديثاً مرة أخرى |
Bu insanların seçenekleri kalmamıştı ve kendilerine uygulanan tüm geleneksel yöntemler itibarıyla modern zaman Lazarus vakaları gibiydiler. | TED | هؤلاء هُم الأشخاص اللذين نفذت منهم الفرص، وبكل الطرق التقليدية التي حصلوا عليها، كانوا مثل حالات لازاروس الحديثة. |
Çizilmiş beni, gerçek benden daha çok beğenmiş gibiydiler. | TED | وكأنهم أُعجبوا بنسختي الكرتونية أكثر من نسختي الحقيقية. |
Sanki buradan içeriye giremeyeceklerini öğrenmiş gibiydiler. | Open Subtitles | كما لو انهم تعلموا انه لا يمكنهم الدخول |
Ne kadar yürüdüklerini bilmiyoruz ... ama sanki Yıldız Geçidi'ne ulaşmaya çalışıyor gibiydiler. | Open Subtitles | لكن بدا كانهم كانوا يحاولون العودة الى ستارغيت |
Clyde ve Lucinda bütün gece dans ettiler, çifte kumrular gibiydiler. | Open Subtitles | كلايد ولوسيندا رقصا طوال الليل كأنهما متحابان أبديان |
- Çok dost canlısı gibiydiler. - Yabanilerin tarzı bu. | Open Subtitles | لقد بدوا ودودين - هذا هو اسلوب الهجيين البرابره - |
Çok fazla bir şey duymadım ama bir kadın hakkında konuşuyor gibiydiler. | Open Subtitles | حسنٌ، لم أسمع الكثير، ولكن بدا وكأنهما يتحدثان عن امرأة. |
Onunkiler daha çok kırmam gereken, çelik ve betondan ...oluşan güvenlik kapıları gibiydiler. | Open Subtitles | وعيناها كأنهم أبواب خزنة حديدية بأقفال على أن أحلهم |
Sanki etrafımı sarmalayan görünmez bir enerji olduğunu biliyor gibiydiler. | Open Subtitles | و كأنهم علمو أنه يحيط بي حقل القوة الخفية |
"Bu çocuklara ne olursa olsun, unutun onları." der gibiydiler. | Open Subtitles | كأنهم يقولون أيا كان ما سيحدث لهؤلاء الأولاد فلا تهتموا بهم |
Aslında başka bir yere gidiyor gibiydiler. | Open Subtitles | بدوا كأنهم ذاهبون الى مكان آخر |
Onlar tıpkı National Geographic Special'daki vahşi bir çift gibiydiler. | Open Subtitles | كانوا مثل زوج الوحوش المفترسة على قناة ناشيونال جيوغرافيك |
"Onları boğarak öldürüyorlardı, vahşi hayvanlar gibiydiler." | Open Subtitles | خنقوهم ، هم كانوا مثل الحيوانات المُتوحشة |
Başlangıçta sadece soru soruyorlardı yani meselemi daha iyi anlamak istiyor gibiydiler ama sonra, sanki beni yanıltmak, hataya zorlamak ister gibi sormaya başladılar. | TED | في البداية كانوا يسألونني أسئلة بدت وكأنهم فهموا وضعي بصورة أفضل وبعد ذلك بدا وكأنهم يسألونني للإيقاع بي |
Sanki böyle bir şey bekler gibiydiler. | Open Subtitles | وكأنهم تقريباً يتوقعون حدوث أمر مشابه كهذا |
Savaşmak istiyor gibiydiler. | Open Subtitles | انهم يغنون كما لو انهم يريدون القتال. |
Hayalet görmüş gibiydiler. | Open Subtitles | كانهم شاهدوا شبحاً |
Kendi dünyalarında yaşıyor gibiydiler. | Open Subtitles | نعم,و كأنهما كانا في عالمهما الصغير الخاص |
Dünya'da tanışmamış olsalar da şimdi birbirlerini tanıyor gibiydiler. | Open Subtitles | بالرغم من أنى لم أقابلهم بالحياه بدوا كما لو كنت أعرفهم |
Kardeş gibiydiler. | Open Subtitles | كانا يحاولان التصرف وكأنهما أخوان. |
Bu sözler, beni karanlığın derinliklerine atacak rüzgarın... işaretçisi gibiydiler. | Open Subtitles | هذه الكلمات كانت مثل الرياح التى أنذرت بنسفى فى أعماق الظلام |
O öldükten sonraki ilk haftalardaki gibiydiler. | Open Subtitles | لقد عادوا كما كانوا فى أول أسابيع موتها |