"gidebileceğimi" - Translation from Turkish to Arabic

    • يمكنني الذهاب
        
    • يمكننى الرحيل
        
    • يمكنني المغادرة
        
    • بأمكاني الذهاب
        
    • بإمكاني الرحيل
        
    • بوسعي الذهاب
        
    Gidebileceğimi sandım ama yapamadım. Open Subtitles ظننت باأنه يمكنني الذهاب , لكن لم يمكنني
    Gidebileceğimi söylemiştin. İyi olacağını söylemiştin. Open Subtitles قلت لي انه يمكنني الذهاب قلتِ انها ستكون بخير
    Ne hakkında konuştuğunu bilmiyorum. Gidebileceğimi söylediler o yüzden gidiyorum. Open Subtitles أسمع, لا أعلم ما تتحدث عنه قالوا يمكننى الرحيل, لذا سأرحل
    Doktorum hafta bitiminde eve Gidebileceğimi söyledi. Open Subtitles لقد قال طبيبي أنّه يمكنني المغادرة في نهاية الأسبوع
    Artık oraya Gidebileceğimi sanmıyorum. Open Subtitles ولا اعتقد ان بأمكاني الذهاب الى هنـاك
    Suçlayacak bir şeyiniz yoksa Gidebileceğimi biliyorum. Open Subtitles أعلم أنّه إذا لمْ تُوجّهي تُهمة إليّ، فإنّ بإمكاني الرحيل.
    Anne cehenneme Gidebileceğimi söyle. Open Subtitles أمي، أرجوك قولي لي أنّ بوسعي الذهاب للجحيم
    Sidarthur'a Gidebileceğimi söyleyene kadar tek lokma yemeyeceğim. Open Subtitles لن تتخطّى لقمة واحدة شفتيّ حتّى تقولي أنه يمكنني "الذهاب لرؤية "سيدأرثر لديكِ دقيقتين لتأتي لهذه الطاولة
    Ya seninle kalabileceğimi ya da onunla Gidebileceğimi söyledi ama sen gelemiyorsun. Open Subtitles قال أنني أستطيع البقاء معكَ، أو يمكنني الذهاب معه، -ولا تستطيع أن تأتي
    Annem kompozisyonumu bitirirsem Gidebileceğimi söylüyor. Open Subtitles أمي تقول يمكنني الذهاب ما إن أنهي البحث
    Kendim Gidebileceğimi söylemiştim. Open Subtitles لقد أخبرتك يمكنني الذهاب لوحدي.
    Biraderin Gidebileceğimi söyledi. Open Subtitles - الفتى الجامعي قال يمكنني الذهاب
    Gidebileceğimi söylemiştin. Open Subtitles لقد قلت أنه يمكنني الذهاب.
    Doktor, yarın Gidebileceğimi söylüyor. Open Subtitles يقول الطبيب أنه يمكننى. الرحيل من هنا فى الغد
    Sonra müfettiş Gidebileceğimi söyledi. Open Subtitles ثم المفتش أخبرنى بأنه يمكننى الرحيل
    Çok da yararlı olmayacağını biliyorum ama teknik olarak Gidebileceğimi düşünüyorum. Open Subtitles حسناً, انا اعلم انها ليست نصيحة ولكن تقنيا اظن انه يمكنني المغادرة
    Ama o Gidebileceğimi söyledi. Open Subtitles لقد قال أنّه يمكنني المغادرة.
    Ama ben yine de Gidebileceğimi düşündüm. Open Subtitles لكن كنت أفكر بأمكاني الذهاب
    Evet, Alessandra'yla konuştum, o da programdaki kişilerle görüştü ve onlarda eğer istiyorsam hâlâ Roma'ya Gidebileceğimi söylediler. Open Subtitles (نعم , لقد تحدثت مع ( اليساندرا والتي تحدثت مع الناس في البرنامج وقد قالوا لها انه مازال بأمكاني الذهاب لروما ان اردت
    Çekip Gidebileceğimi ben de biliyorum. Open Subtitles أعلم أنه بإمكاني الرحيل ، أعلم هذا
    Çekip Gidebileceğimi ben de biliyorum. Open Subtitles أعلم أنه بإمكاني الرحيل ، أعلم هذا
    Bugün okula Gidebileceğimi sanmıyorum. Open Subtitles لا أظن أن بوسعي الذهاب إلى المدرسة اليوم.
    İstediğim yere Gidebileceğimi söyledi. Open Subtitles قال أن بوسعي الذهاب حيثما أريد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more