"gideceğim ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • سأذهب و
        
    • أنا ذاهب إلى
        
    • هنا وأذهب إلى
        
    • اذا سَأَذْهبُ
        
    • سأقصد
        
    Gideceğim ve en kinci avukatı bulup, birlikte senin içini boşaltacağız. Open Subtitles سأذهب و أعثر على أكثر المحامين شراً و معاً سنعمل على الانتقام منك
    Peki, sanırım ben Gideceğim ve tekrar tarih ayarlamak için seni arayacağım. Open Subtitles أعتقد أنني.. سأذهب و.. سأكلمك لتغيير الموعد..
    İşte bu tablodaki favori bölümlerimden birisine gideceğim, ve tam anlamıyla çatlakları göreceğim. TED أنا ذاهب إلى إحدى الأجزاء المفضلة لدي في اللوحة، وسأقوم فعلا بالوصول إلى الشقوق.
    Kasabaya ben Gideceğim ve işi kendi yöntemimle halledeceğim. Open Subtitles أنا ذاهب إلى القرية, وسوف أهتم بالأمر بطريقتي.
    Sonra üniversiteye Gideceğim ve sonra bir şeyler inşa edeceğim. Open Subtitles ثم سأعد إلى هنا وأذهب إلى الكلية لأرى ماذا يعرفون ثم سأبني الأشياء
    Kunio sen gerçekten birşeysin eğer gerçekten maksadın bunlarsa hemen Osaka'ya Gideceğim ve Toyotomi'nin fikrini alacağım. Open Subtitles كونيو أنت حقا شيء إذا كانت تلك حقا نواياك اذا سَأَذْهبُ الآن إلى اوساكا
    Hatta şimdi o lokantaya Gideceğim ve onların ödemesini talep edeceğim. Open Subtitles سأقصد ذلك المطعم وأطلب منهم أن يدفعوا ثمن ذلك
    Oraya Gideceğim ve seriye bağlayacağım. Open Subtitles -اخرس! سأذهب و أحسّن وضعنا !
    Gideceğim ve onları kurtaracağım. Open Subtitles سأذهب و أنقذهم
    Gideceğim ve döneceğim. Open Subtitles سأذهب و سأعود
    Aslında eve Gideceğim ve sonra da polisi arayacağım. Open Subtitles في الواقع أنا ذاهب إلى المنزل وبعد ذلك سأذهب لإستدعاء الشرطة
    Doktora Gideceğim ve Frank ile Alice'in embriyosunun rahmime yerleştirilmesine hazır olup olmadığımı öğreneceğim. Open Subtitles أنا ذاهب إلى الطبيب ويرى إذا كنت مستعدّة... ... أنأحملجنينفرانكوأليس لينتقل إلى رحمي.
    Doktora Gideceğim ve Frank ile Alice'in embriyosunun rahmime yerleştirilmesine hazır olup olmadığımı öğreneceğim. Open Subtitles أنا ذاهب إلى الطبيب ويرىإذاكنتمستعدّة... أن أحمل جنين فرانك وأليس لينتقل... إلى رحمي.
    Sonra üniversiteye Gideceğim ve sonra bir şeyler inşa edeceğim. Open Subtitles ثم سأعد إلى هنا وأذهب إلى الكلية لأرى ماذا يعرفون ثم سأبني الأشياء
    Kunio sen gerçekten birşeysin eğer gerçekten maksadın bunlarsa hemen Osaka'ya Gideceğim ve Toyotomi'nin fikrini alacağım. Open Subtitles كونيو أنت حقا شيء إذا كانت تلك حقا نواياك اذا سَأَذْهبُ الآن إلى اوساكا
    Hatta şimdi o lokantaya Gideceğim ve onların ödemesini talep edeceğim. Open Subtitles سأقصد ذلك المطعم وأطلب منهم أن يدفعوا ثمن ذلك
    Ama kararlılığım var, bu silahı kuşanıp, amirinize Gideceğim ve gerekirse bir başkasına. Open Subtitles ولكن لديّ يقيني وأتسلّح به، سأقصد أبرشيتك الأخيرة، وسابقتها إن لزم الأمر، سأبحث عن والد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more