"girince" - Translation from Turkish to Arabic

    • تدخلين
        
    • دخوله
        
    • تدخل إلى
        
    • عندما دخلت
        
    • عندما تدخل
        
    • عندما أدخل
        
    • حالما تدخل
        
    • عندما ندخل
        
    Biliyor musun, bir odaya girince selam vermek daha uygundur. Open Subtitles كما تعلمين , من اللائق القاء التحية عندما تدخلين غرفة
    Yıllar geçecek, yaş ilerleyecek, bir odaya girince erkeklerin en son gördüğü kadın olacaksın. Open Subtitles وعلى مر السنين ستتغير الأرقام حتى تدخلين إلى غرفه تكونين آخر من يلاحظه أى رجل
    Atmosfere girince...sert magma topu hızla kutupları eritecek ve küresel sel olacak. Open Subtitles مع دخوله للغلاف الجوي للارض سيتحول الى حمم بركانية ساخنة وسيذيب الكتل الجليدية حتى يسبب الفيضان العالمي
    O ringe girince, kim olduğunu öğrenmek için.. Open Subtitles سوف تدخل إلى الحلبة لثلاث جولات لكي تعرف من أنت
    Karım içeri girince daha sesini çıkaramadan ona saldırdın. Open Subtitles ، عندما دخلت إلى هنا هاجمتها قبل أن تتمكن من الصياح
    Beyler, bir hanımefendi odaya girince ayağa kalkılır. Open Subtitles سادتى، من اللائق أن نقف على قدمينا عندما تدخل سيدة المكان
    Mesela bir hastayla konuşurken ben içeri girince hemen susarlardı. Open Subtitles مثل كونها تتحدث مع مريض، ثم يتوقفا عن الكلام عندما أدخل الغرفة.
    Hatırlar mısınız, sınıfa girince jaluzileri kapattırırdınız. Open Subtitles تذكر بروفيسور اعتدت حالما تدخل غرفة الصف كان يتوجب عليهم أن يغلقوا النوافذ
    Sen o kapıdan girince, Tyra Banks geldi sanacaklar. Open Subtitles عندما تدخلين من الباب سيظنونك تيرا بانكس
    Eski bir eve ilk defa girince, bilirsin izlendiğini düşünürsün. Open Subtitles أتعلمين أنك عندما تدخلين منزلاً قديماً للمرة الأولى تعتقدين أنك مراقبة
    Odaya girince selam vereceksin, Sultan'ın eteğini öpeceksin. Open Subtitles ‫يجب أن تنحني عندما تدخلين الغرفة‬ ‫وتقبلي رداء السلطان‬
    Ne yaparsan yap, bu odaya girince durma. Open Subtitles مهما فعلتِ، لا تتوقفي عندما تدخلين هذه الغرفة.
    Çocuğa girince onu tüketmeye başladı ancak iblis artık içeride tutma işaretleriyle kapana kısılmıştı. Open Subtitles بدأ باستهلاك الجسد فور دخوله لكن بما أن الشيطان عالق داخل علامات الجسد
    Yörüngeden her gün uydular düşüyor. Neden bu atmosfere girince yanmasın ki? Open Subtitles الأقمار الصناعيّة تخرج من مداراتها كلّ يوم، فلمَ لن يحترق هذا القمر عند دخوله المجال الجوّي؟
    Oradaki bankaya girince, bir de ne görsün? Open Subtitles تصادف دخوله الى البنك و ماذا وجد
    İçeri girince 20 dolarlık kokain iste. Open Subtitles حين تدخل إلى هناك اطلب منه مخدّر بقيمة 20 دولار
    Hapse gireceksin ve oraya girince, Open Subtitles سوف تدخل إلى السجن، وعندما تصل إلى هناك،
    Oturma odasına girince doktor yanıma yaklaştı. Open Subtitles إقترب الطبيب مني عندما دخلت غرفة المعيشة.
    Bilgisayara girince, CIA'le bağlantı kur ve IP adresini ver. Open Subtitles عندما دخلت الحاسوب الذي أنت ستتّصل بوكالة المخابرات المركزية وتعطينا عنوان آي بي.
    Benim midem de sen odama girince ağrımaya başlıyor. Open Subtitles عندما تكون هناك طفلة مُتنمّرة في المدرسة حسنا , أحيانا تؤلمني معدتي عندما تدخل أنت لمكتبي
    Ama bu evin en sevdiğim tarafı kapıdan girince duyduğum seslerdir. Open Subtitles لكن الأعتقاد الذي أظنه ...و الأفضل بهذا المنزل الصوت الذي أسمعه عندما أدخل إلى المنزل
    - Kahretsin, soğuk! - İçine girince ısınır. Open Subtitles ــ اللعنة، الماء بارد ــ سيسخن حالما تدخل إليه
    Öncelikle, odaya girince babanı öp. Open Subtitles عندما ندخل الغرفة، تذهبين وتقبّلين والدك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more