"girmek için" - Translation from Turkish to Arabic

    • للدخول
        
    • لدخول
        
    • لأدخل
        
    • لتدخل
        
    • للوصول إلى
        
    • ليدخل
        
    • لاقتحام
        
    • لإقتحام
        
    • لإختراق
        
    • لاختراق
        
    • لدُخُول
        
    • في الدخول
        
    • للتدخل
        
    • للولوج إلى
        
    • للاقتحام
        
    İçeri girmek için grupta olmalı ya da izniniz olmalı ben okulun müdürüyüm Open Subtitles للدخول يجب أن تكوني في فرقة أو لديك ترخيص أنا مديرة فرقة المدرسة
    Son Hortkuluk'un şatoda olduğunu düşünüyoruz ama içeri girmek için yardımınız lazım. Open Subtitles ونعتقد أن أخر واحدة منهم بداخل القلعة، ونحن بحاجة لمساعدتك للدخول هُناك
    Hepimiz mağaraya ışınlanabiliriz, eğer tüplere girmek için bize bilgisayar açığı verebilirsen. Open Subtitles يمكننا جميعا التنقل إلى الكهف إذا يمكنك منحنا ترخيص الكمبيوتر لدخول الأنابيب
    FBI'dan oradaki kabile toprakları girmek için izin almak aylar alır. Open Subtitles الحصول على تصريح من المباحث الفيدرالية لدخول أرض قبلية يستغرق أشهراً.
    Ve evet, üstelik, okula girmek için yalan söyledim. Open Subtitles نعم ، وبما أنني كذبت لأدخل فأنا حتما خاســر
    Ve morga girmek için benim kimliğimi kullanmadınız. Open Subtitles و أنت لم تستخدم هويتي لتدخل مستودع الجثث ؟
    Ana bilgisayara girmek için kendi güvenlik kodunu mu kullandı? Open Subtitles اذن هو استخدم شفرته الامنية للوصول إلى جهاز الكمبيوتر الرئيسي؟
    Dört yıl boşa gidiyor. Önce okula girmek için notlarını yükseltmesi gerekti. Open Subtitles أربع سنوات ستضيع هبائًا, عليه أولاً أن يتحصل على الدرجات ليدخل للمدرسة
    Yaklaşık bir saattir arabamda içeri girmek için cesaret topluyordum. Open Subtitles كنت أنتظر في سيارتي لحوالي ساعة أحاول بناء الشجاعة للدخول
    Bildiğime göre birinin evine girmek için önce adamın iznini istemeniz gerekir. Open Subtitles اتعلم ، اخر مرةٍ تفقدتُ لقد إحتجتَ دعوةَ رجل للدخول إلى منزلهِ
    Bilinçaltına girmek için algısal yüklem ve anahtar sözcükleri kullandım. Open Subtitles لقد استخدمت المسندات الحسية و الكلمات الدلالية للدخول لعقله اللاواعى
    girmek için izin isteyecektim, ama kapınız açıktı, bu yüzden bende içeri girdim. Open Subtitles كنت أريد طلب ،الإذن للدخول لكن البوابة كانت مفتوحة فلذا دخلت
    Diğer şey ise farklı veriler arasında ayırım yapmaya çabalıyoruz, çünkü bazı veriler oldukça değerli, ve bunlar pazara girmek için bariyer oluşturacaklardır. TED مسألة أخرى نحاول التمييز بين جميع أنواع البيانات لأن بعضها ذات قيمة عالية و تشكل عائقاً لدخول السوق
    Ben girmek için şifreyi uyguladığımda, bomba çalışmaya başladı. Open Subtitles عندما إستعملت الرمز لدخول السيارة، نشّط القنبلة.
    "Bize Budapeşte'ye tekrar girmek için hazırlanmamız söylendi çünkü terör baş göstermişti. Open Subtitles أُمرنا بالإستعداد لدخول بودابست مجددًأ جراّء اندلاع أعمال تخويف
    Hayır, bunlar benim ayakkabılarım değil. İçeri girmek için ödünç almak zorunda kaldım. Open Subtitles أووه, لا, هذه ليست أحذيتي كان علي أن أستعيرهم لأدخل
    Ama içeri girmek için bir balinanın ağzından geçmek gerekecek. Open Subtitles لكن يجب عليك أن تمر من خلال فم حوت لتدخل للداخل
    Buraya girmek için kullandığımız yol. Open Subtitles هذا هو الطريق الذي اعتدناه للوصول إلى هنا
    Havaya girmek için yangını kendisi başlatmıştı. Open Subtitles هو نفسة اشعل الحريق ليدخل فى الحالة المزاجية
    Ya evine girip, kadının bilgisayarını sunuculara girmek için kullandıysa? Open Subtitles ماذا لو قام بالدخول إلى شقتها واستخدم حاسوبها لاقتحام النظام
    Sunucuya girmek için üçüncü kata girmeniz gerekiyor. Open Subtitles تحتاج لإقتحام الثلث الأرضية لدخول الخادم.
    Pazara girmek için kullanılan iki strateji arasındaki farklar özellikle dikkat çekici. Open Subtitles مما يدعو لملاحظة الطرق ..المتـَّبعة لإختراق هذا السوق
    Ne işe yaradıkları hakkında hiçbir fikrim yoktu, fakat yine de onu kopyalayıp yapıştırarak bunun gibi şifre korumalı bir siteye girmek için kullandım. TED الحقيقة لم أكن أعلم ما فائدته، ولكنني رغم ذلك نسخته ولصقته واستخدمته لاختراق موقع محمي بكلمة مرور هكذا.
    Devreye girmek için 9 dakikaları kaldı ve bu çeyrekte golü bulmak zorundalar. Open Subtitles أكثر من تسع دقائقِ بقليل لدُخُول الرُبْعِ، وهم يَحتاجونَ للإحْراز على هذا الدافعِ.
    Tünel girmek için korkunç ama çıkmak için harika bir yer. Open Subtitles إن النفق طريق سيء في الدخول لكنه طريق جيد في الخروج
    Bir saldırı takımımız var. Belanın ilk işaretiyle içeri girmek için hazır bekliyor olacaklar. Open Subtitles لدينا فريق تدخل، سيكونون جاهزين للتدخل عند أول بادرة للمتاعب
    Binaya girmek için giriş kodunu aldık ama her noktada göz tarayıcıları varmış. Open Subtitles لدينا رمزه للولوج إلى المبني، لكن هنالك ماسحات بصريّة في عند كلّ نقطة.
    General'in işaretiyle içeri girmek için hazır olmamız gerekiyor. Open Subtitles يجب أن نكون مستعدّين للاقتحام حال إصدار اللواء للأمر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more